Bir kadın için gerçekten fark etmeyecek çok az konu vardır. Örnek vermek gerekirse; mesela Amrabat’ın Galatasaray’da oynayıp oynamaması bir kadın için fark etmez.
Herkese en yenisinden, en sağlıklısından mutlu ve huzurlu bir yıl dilerim. Eskisinden ne gördük ki, yenisinden bekleyelim diyenler… Haklısınız. Ama bu sene yaşayacağımız bir 21.12.2012 muamması var. Söylenenler doğruysa şayet, bundan daha kötüsünü hiçbir zaman yaşamayacağımız için bence salın kendinizi. Dileyin dilebildiğiniz kadar şeyi. Sağlık, mutluluk, aşk, para, huzur, barış… Sakın mütevazı davranmayın! Sadece istediklerinizde samimi olun yeter! Öyle ya, insanlar bazen dilek dilerken bile kendilerini kandırabiliyorlar. Mesela içinden trilyonlar kazanmak geçiyor, ama dilerken bir ev alacak kadar para çıksın yeter diyor! Ya da gidip onlarca milli piyango bileti alıyor ama ihtiyacı olana çıksın diyor. İnsanların dilek dilerken bile kendilerini kandırabilmelerinin tıpta bir adı var mı acaba?
Geçen gün bir arkadaşımla en büyük kadın yalanları üzerine konuşuyorduk. İkimizin yaptığı sıralamalarda her ne kadar bazı farklılıklar olsa da; ilk iki sıramız kesinlikle aynıydı.
En büyük kadın yalanı
Hem benim hem de arkadaşımın ilk sıraya koyduğumuz en favori, en büyük kadın yalanı açık arayla “Yok, bir şey…” oldu. Çünkü bir kadının “yok bir şey” cevabını vermesi için illa ki bir şey olmuş olması gerekmektedir. Üstelik o olan şeyin mutlaka kadının hoşuna gitmeyecek bir şey olmuş olması da kuvvetle muhtemeldir. Dolayısı ile size bir kadın “yok bir şey” diye cevap veriyorsa, bilin ki bir şey var. Ve bunu çözmek için önünüzde iki yol var. Ya yarım saat içinde ne olup bittiğini kendi kendinize çözersiniz, ya da çözemezseniz zaten karşınızdaki kadının sinirleri çözülecek ve ondan sonra isteseniz de istemeseniz de ne olduğunu öğrenmiş olacaksınız.
Listemizdeki ikinci büyük kadın yalanı ise; “Fark etmez” idi. Genelde diyalog şöyle gelişir:
Erkek: Hayatım, bu akşam dışarıda yemek yiyelim ister misin?
Kadın: Ay tatlııım! Süpersin, çok iyi olur valla.
Erkek: Bizim köşede bir kaburgacı açılmış. Bizim çocuklar çok methetti. Oraya gidelim o zaman.
Kadın: Fark etmez!!!
Ya da;
Erkek: Hayatım, hafta sonu annemler bize geleceklermiş. İstersen teyzemleri de çağıralım.
Kadın: Fark etmez!!!
Fark eder
Şayet böyle bir durumla karşı karşıya kaldıysanız, bilin ki Fark Eder! Ve siz o “Fark etmez” i gerçek anlamıyla aldıysanız, yine bilin ki Yandınız! Çünkü bir kadın için gerçekten fark etmeyecek çok az konu vardır. Örnek vermek gerekirse; mesela Amrabat’ın Galatasaray’da oynayıp oynamaması bir kadın için fark etmez. Çünkü Amrabat’ın hangi takımda forma giyeceği bu dünyada kendi eşi dışında muhtemelen hiçbir kadının umurunda değildir. Arkadaşımla bu listeleri yaparken çok eğlendik. Elbette ikimizin de kadın olması bunu daha da eğlenceli kıldı. Öte yandan listenin ilk iki sırasını düşünüp, bugüne kadar döktürdüğümüz ecel terlerini düşününce de kendimizden utandık. Sadece bir anlığına tabi… Kadın beyni böyle çalışır çünkü. Kısa bir utanç anını “mutlaka hak etmiştir” düşüncesi kovalar. Kadınların beyaz yalanları olur da; erkeklerin olmaz mı peki? Mesela, yakın çevremden bir örnek vermek gerekirse: Pazartesi günü – Ben: Hayatım akşama nohut pilav yapayım diyorum. Erkek: Ya, öğlen de nohut pilav vardı şirkette. Köfte falan yapsan? Salı günü – Ben: N’aber canım? Akşama semizotu yapacağım, gelirken yoğurt alır mısın sen? Erkek: Hay Allah! Ya bugün şirkette de semizotu yedik. Dünkü köftenin yanına, bir de mantı yapsan? Çarşamba – Ben: Merhaba, bu akşam sebze yemek istiyorum artık! Erkek: Tamam hayatım, o zaman sen ne istersen yap, ben dışarıdan söylerim. Perşembe – Ben: Canım merhaba, şu anda yoldayım. Gelirken balık pazarına uğradım. Akşama fener kavurma yapacağım. Ama sen bugün şirkette balık yemişsindir diye kendime kadar aldım. Hadi evde görüşürüz tatlım. Erkek: Höö!?
Beril Erem
beril.erem@gmail.com
