Türkiye’de 150 bin kişiye bir endokrinoloji uzmanı düşüyor

endokronoloji-uzmani-kongresi
EndoBridge 2014 ile Dünyanın hormon ve metabolizma hastalıkları köprüsü bir kez daha Türkiye’de kuruldu. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği’nin (TEMD) ilkini 23-26 Ekim 2013 tarihlerinde Amerikan Endokrin Derneği ile birlikte Antalya’da düzenlediği EndoBridge toplantılarının ikincisi 23-26 Ekim 2014 tarihlerinde Antalya’da Regnum Carya Hotel’de gerçekleşti. Endokrin dünyaları arasında köprü kurma vizyonu ile yola çıkılan EndoBridge geçtiğimiz yıl da Türkiye ve A.B.D. yanında Avrupa, Ortadoğu, Kafkaslar ve Kuzey Afrika coğrafyasında 16 ülkeden 450 katılımcıyı Antalya’da buluşturmuştu. Toplantı İngilizce yanında Türkçe, Rusça ve Arapça eşzamanlı tercüme yapılması ile kendi alanında bir ilke imza atmıştı. EndoBridge Toplantılarının ikincisine; 35 ülkeden 420 katılımcı geldi.

Fikir alışverişinde bulunuldu
EndoBridge 2014’de her biri kendi alanlarında uluslararası tanı ve tedavi kılavuzlarına katkıda bulunan 30’u aşkın bilim insanı konferanslar ve interaktif olgu tartışmaları ile diyabet ve lipid bozuklukları dahil endokrinolojinin tüm problemlerine güncel yaklaşımları detaylı bir şekilde ele aldı. Çift moderatörlü interaktif olgu oturumları farklı ülkelerden gelen hekimlerin endokrin hastalıkların tanı ve tedavisinde yaşadıkları tecrübe ve problemleri tartışmalarına ve fikir alışverişinde bulunmalarına imkân sağladı. 23 konferans, 16 interaktif vaka tartışma oturumunda endokrin hastalıklar (Hipofiz hastalıkları, obezite ve hiperlipidemi, diyabet, hiperandrojenizm, hipogonadizm, adrenal kanser, nöroendokrin tümörler, tiroid hastalıkları, osteoporoz) her yönüyle ele alındı.

Avrupa Endokrinoloji Derneği de köprüye katıldı
Doksan ülkeden üç binin üzerinde üyesi bulunan ve çatısında 44 Ulusal ve 10 alt uzmanlık derneği yer alan Avrupa Endokrinoloji Derneği de bu yıl EndoBridge’de yer aldı. EndoBridge Amerika ve Avrupa Endokrinoloji Derneklerini Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği evsahipliğinde bir araya getirerek bu yıl da bir ilki geçekleştirdi. EndoBridge kapsamında bir de basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya; TEMD Başkanı ve İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji, Metabolizma ve Diyabet Bilim dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadi Gündoğdu, TEMD & Endobridge Genel Sekreteri ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, Avrupa Endokrinoloji Derneği As Başkanı ve Belgrad Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroendokrinoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vera Popoviç ve Amerikan Endokrinoloji Derneği Temsilcisi ve Michigan Üniversitesi Endokrinoloji, Metabolizma ve Diyabet Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gary Hammer katıldı.

Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Başkanı Prof. Dr. Sadi Gündoğdu, toplantıda yaptığı konuşmada Dr. Mehmet Öz ve Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu’nu sert bir dille eleştirdi. Endokrinoloji olarak obezitenin kendi iş ve branşları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Gündoğdu,  Kalp Cerrahı Prof. Dr. Mehmet Öz’ün yaptığının sitcom olduğunu belirtti. Prof. Dr. Gündoğdu isim vermeden Mehmet Öz hakkında şunları söyledi: “Amerika’da hakkında halk sağlığına aykırı olduğu gerekçesiyle dava açıldı. Kalp cerrahı gitsin kalp ile ilgilensin. Obezite bizim işimiz.” Prof. Dr. Gündoğdu, Kimya Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu hakkında da, “Git kimyayla ilgilen. Herkes kendi işini yapsın. Ayrıca basın mensuplarından ricam, bizim ismimizi yazarken yanına alanını da yazın. Çünkü insanlar bu kez, kimya profesörünü de tıp doktoru sanıyorlar” şeklinde konuştu.

“Her 3 saniyede bir osteoporotik kırık gelişiyor”
TEMD & Endobridge Genel Sekreteri Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız osteoporoz ile ilgili şu bilgileri paylaştı: “Osteoporoz dünyada 200 milyonun üzerinde kadını etkiliyor. Altmış yaş üzeri her 10 kadından biri, 70 yaş üzerinde ikisi, 80 yaş üzerinde dördünde osteoporoz mevcut. Her 3 saniyede bir osteoporotik kırık gelişiyor. Yıllık kırık sayısı 1.6 milyonu kalçada olmak üzere 9 milyon. Osteoporoza bağlı kalça, vertabra ve önkol kırıklarının yaşam boyu riski % 40. 2050 yılına kadar kalça kırıklarının erkeklerde % 310, kadınlarda % 240 artacağı öngörülüyor. Erkeklerde 50 yaş üzeri osteoporotik kırık ortaya çıkma riski % 27’ye ulaşıyor (Hayat boyu prostat kanseri riski % 11) Her dört kalça kırığından biri erkeklerde oluyor. Kalça kırığı sonrası ilk 12 ayda mortalite oranı % 20. Osteoporotik kırık riski yüksek olan bireylerin saptanması, tek başına kemik yoğunluğu ölçümü ile osteoporoz tanısının koyulmasından çok daha önemli. Osteoporozda değişik tedavi seçenekleri mevcut. Tedavi ile vertebra kırığı riskinde %30-70, kalça kırığı riskinde %40’a kadar azalma sağlamak mümkün. Kadınlarda ve erkeklerde egzersiz her yaşta osteoporoz ve kırık riskini azaltıyor.” Prof. Dr. Yıldız ostoeoporotik kırık risk faktörlerini şöyle sıraladı: “Ailede kırık öyküsü (özellikle kalça kırığı), Bebeklikte düşük vücut ağırlığı, Fiziksel inaktivite, Aşırı egzersiz, beslenme bozukluğu ile beraber adet kesilmesi, Sigara, Alkol, Steroid kullanımı, Mide rahatsızlıklarında proton pompa inhibitörü ilaçların uzun süre kullanımı, Zayıflık ve kilo kaybı, Travma (kalça kırıklarının %90’ı düşme sonucu).” Prof. Dr. Yıldız, Türkiye’de 150 bin kişiye bir endokrinolog düştüğünü sözlerine ekledi.

“Aynı hedeflere sahibiz”
Toplantıya katılmaktan dolayı duyduğu mutluluğu dile getiren Avrupa Endokrinoloji Derneği As Başkanı Prof. Dr. Vera Popoviç, “Aynı hedeflere sahibiz. Genç meslektaşlarımın bilgilerini güncellemek için bu tür toplantılar yapıyoruz. Dünyada hormon alanında çalışan uzman sayısı az, endokrinolog sayısı da az” dedi. Prof. Dr. Popoviç, agresif hipofiz bezi ve nöroendokrin gastroenterepankreatik tümörleri hakkında açıklamalarda da bulundu. Prof. Dr. Popoviç, “Agresif Hipofiz Bezi ve Nöroendokrin Gastroenterepankreatik Tümörler (GEP-NET) nadir görülen endokrin tümörlerdir. Bunların tanısı, yüksek bir şüphe endeksini gerektirmektedir ve her iki gruptaki hastalar, genellikle gecikmiş tanıdan sonra gelmektedir ve hastalığın ilerlemesi ve lokalize hastalık döneminin geçirilmesi olasılığını artırmaktadır. Agresif Hipofiz Bezi Tümörleri ve metastatik GEP-NET tümörleri, son dönemde artış gösterirken bilinçlendirme ve tanı teknikleri gelişmiştir. Bu toplantıda bu tümörleri, biyolojik ve klinik açıdan inceleyecek ve mevcut bilimsel ve klinik sınırlandırmaları dikkate alan tavsiyelerde bulunduk. Özellikle daha fazla Pratik deneyim kazanma beklentisi olan ama yoğun çalışma temposunda literature yeterli inceleme fırsatı bulamayan bir uzman doktorun ihtiyaçları üzerinde durduk” diye konuştu.

“Rolümüz halkı eğitmek”
Amerikan Endokrinoloji Derneği Temsilcisi Prof. Dr. Gary Hammer de; nadir endokrin tümörlerden adrenal tümörlerin patofizyolojisinin anlaşılmasını amaçlayan son dönemdeki bilimsel gelişmeler ve yeni hedefe yönelik tedaviler arayışı ışığında böbrek üstü bezi kanserleri tanısı ve yönetimi alanındaki mevcut kavramların Endobridge kapsamında gözden geçirildiğini söyledi.  Endobridge’in uluslararası en iyi işbirliğini gösterdiğini ifade eden Prof. Dr. Hammer, “Endokrinologların oynadığı çok hayati görevler var. Birincil sağlık hizmetlerinde merkezi görev üstlenmektedirler. Rolümüz halkı eğitmek. Diğer disiplinlerdeki aile hekimlerini, pediatristleri de eğitmek durumundayız. Yeni bilim alanlarını uygulamalarımıza yansıtmak zorundayız” dedi.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu