Hastane

TRD, Radyoloji Klinikleri’ndeki eğitimin takipçisi olacak

radyoloji-toplantisiTRD Başkanı Prof. Dr. Okan Akhan, “80 civarında Radyoloji eğitimi veren kurum için derneğimizin Yeterlilik Kurulu bir asgari eğitim programı hazırlayacaktır” dedi.

Türk Radyoloji Derneği 32’inci Ulusal Kongresi (TÜRKRAD2011) 28 Ekim- 2 Kasım tarihlerinde Antalya WOW Kremlin Palace Hotel’de gerçekleştirildi. Kongreye 1.540 katılımcı iştirak etti. 121 konuşmacının katıldığı kongrede 21 yabancı bilim adamı konuşma yaptı. Kongrede 40 bilimsel oturum düzenlendi. 17 de çalıştay yapıldı. 28 sözlü bildiri oturumunun gerçekleştirildiği kongrede 38 firma stant açarak yeni ürünlerini tanıttı. Bu yıl ayrıca kongrede ana kurs konusu olarak iki başlık seçildi. Birinci kategorik kurs konusu “Acil Radyoloji”, ikinci kategorik kurs konusu ise “Radyolojide Tanı Koydurucu Tipik Bulgular ve İşaretler” olarak gerçekleştirildi. Kongre çerçevesinde düzenlenen törende; Siemens Radyoloji Ödülü de sahibini buldu. Bu yıl bu ödülü Yrd. Doç. Dr. Sibel Kul ve arkadaşları kazandı. Kongrede TRD Üstün Hizmet Nişanı Ödülleri de dağıtıldı. Prof. Dr. Ersin Lüleci, Prof. Dr. Aytekin Besim, Prof. Dr. Ercan Tuncel ve Prof. Dr. Esin Emin Üstün bu ödüle layık görüldü. TÜRKRAD2011 Kongresi kapsamında düzenlenen basın toplantısına; Türk Radyoloji Derneği (TRD) Başkanı Prof. Dr. Okan Akhan, TRD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Kaya, Bilimsel Komite Başkanı ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Ana Bilim dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Çallı ile Kongre Genel Sekreteri Doç. Dr. Şükrü Mehmet Ertürk katıldı.

TRD Komşularıyla Buluştu

Bu yıl kongrenin belki de en önemli özelliği ve farkı ise; “Türk Radyoloji Derneği Komşularıyla Buluşuyor” oturumları oldu. İlk yılın davetlileri “İran Radyoloji Derneği” ve “Bulgaristan Radyoloji Derneği” oldu. Toplantıda konuşan Türk Radyoloji Derneği (TÜRKRAD) Başkanı Dr. Okan Akhan, “Büyük İskender’den bu yana ülkemizin de içinde bulunduğu bölge bir kültür havzasıdır. Doğu Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu bu bölgede kültürel devamlılığı sağlamıştır. Komşularımız kimlerdir sorusunun bir diğer cevabı olarak Türk TV dizilerinin izlendiği bölgelerdeki ülkelerdir diyebilirim. Tuna nehrinden Hindistan’a uzanan komşularımızla her sene buluşmaya devam edeceğimizi umuyorum. Bu proje ile gelecek yıllarda komşu derneklerimizden ikisinin özel oturum yapması planlanmıştır. Gelecek senelerde Güney Kore, Brezilya, Meksika gibi Radyolojinin yükseldiği ülkelerin yanı sıra, Batı Dünyası ülkeleriyle de ‘TRD Uzak Komşularıyla Buluşuyor’ oturumlarının başlatılması ve ülkemiz Radyolojisinin Dünya’ya açılma sürecinin devam etmesi planlanmakta ve hedeflenmektedir. Hindistan ve Saraybosna’daki arkadaşlarımızı da gelecek yıl davet edebiliriz” dedi.

Diagnostic Interventional Radiology

Bu sene TÜRKRAD2011’de 199 sözlü bildiri, 1101 e-poster ve 856 olgu sunumu ile yüksek bir bilimsel seviye tutturuldu. Bu yıl da yapılan e-poster uygulaması ile dijital ortamda işlevsel poster oluşturma geleneği de sürdürüldü. Bu sayıların Türk radyolojisinin bilimsel üretkenliğinin her yıl artan bir göstergesi olduğunu düşündüğünü söyleyen Prof. Dr. Akhan şunları söyledi: “Ayrıca alanımızda yayınlanan birçok bilimsel dergiye gönderilen yazılar, ülke bazında değerlendirildiğinde ülkemiz kaynaklı bilimsel çalışmalar Türkiye’yi ilk 5 ülke arasına sokmaktadır. Bu dergiler AJR, Eur J Radiol, CVIR, Eur Radiol gibi çok saygın dergilerdir. Bu vesileyle derneğimizin sahibi olduğu ‘Diagnostic Interventional Radiology’ dergisinin geldiği noktayı sizlerle paylaşmak istiyorum. ‘Diagnostic Interventional Radiology’ dergisi SCI-E dahil tüm uluslararası indekslere girmiştir. 2010 yılında dergiye gönderilen makale sayısı 148 ülke içi ve 101 ülke dışı kaynaklıdır. Bu makalelerden 29 ülke içi, 9 ülke dışı kaynaklı makale kabul edilmiştir. Kabul oranı yaklaşık yüzde 23’tür. Değerlendirme için ortalama 14 gün karar için 16 gün geçmektedir. Dergimizin etki değeri 2010 yılında 0.778’dir. Dergimiz uluslararası kriterlerle yoluna devam ediyor. Artık ‘Diagnostic Interventional Radiology’ bir Dünya dergisidir ve önümüzdeki 3-5 yıl içinde etki değerinin 2’nin üzerinde olacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.”

Uluslararası bilimsel toplantılar

Türk radyoloji camiasının son 8 yılda birçok önemli uluslararası bilimsel toplantıya ev sahipliği yaptığını hatırlatan Prof. Dr. Okan Akhan, “Bu toplantılar arasında 2003 yılında yapılan CIRSE, 2008 yılında yapılan ESGAR ve Avrupa Nöroradyoloji Kongreleri ve 2009 yılında yapılan Avrupa Pediatrik Radyoloji, Avrupa Manyetik Rezonans Kongresi ve Balkan Radyoloji Kongresi sayılabilir. Ayrıca uluslararası katılımlı çok sayıda kurs da düzenlenmiştir. 17-19 Eylül 2010’da İzmir’de Alman Radyoloji Derneği, Avusturya ve İsviçre Radyoloji Dernekleriyle birlikte GAST-2010 adıyla Türk-Alman Radyoloji günleri düzenledik. Bu toplantının gelişerek süreceğini umut ediyorum ve GAST-2012 toplantısı için çalışmalara başladığımızı da duyurmak istiyorum. Derneğimiz bünyesinde yeni kurduğumuz ‘Dış İlişkiler Komisyonu’ GAST gibi özel veya bölgesel toplantıları düzenlemek amacıyla çalışmalar yapmaktadır” dedi.

TRD’nin hedefi; Kaliteli eğitim, nitelikli uzman

TRD’nin nitelikli/yetkin radyoloji uzmanı yetiştirilmesi için yeni 2 adet projeyi uygulamaya koyduğunu anlatan Prof. Dr. Akhan, “Bu projeler: Kış Okulları Projesi. Kış Okulları her sene en az bir kez Radyoloji alanında eğitim gören tüm asistanlarımızın textbook düzeyinde eğitim almaları amacıyla düzenlenmiştir. Bu toplantıların ilki Aralık 2010 ve ikincisi Ocak 2011 tarihinde düzenlenmiştir. 5 tam gün süren Kurs-1 ve 4 tam gün süren Kurs-2 adı altında, Abdominal radyoloji, Nöro ve Baş-boyun radyolojisi, Kas-iskelet radyolojisi, Toraks radyolojisi, Meme radyolojisi, Pediatrik radyoloji, Kardiyovasküler Görüntüleme, Girişimsel Radyoloji, Radyoloji Fiziği ve Radyasyon Güvenliği ana başlıklarını ihtiva eden dersler asistanlarımıza anlatılmıştır. Ocak 2012’de iki haftalık ve her haftasına 200 asistanın katılacağı 3. kış okulları eğitim programını gerçekleştireceğiz. 2012’den itibaren kış okullarına katılan ve katılım sertifikası almaya hak kazanan genç meslektaşlarımızın ihtisas sınavı öncesi ‘Yeterlilik Sınavı’na girmelerini zorunlu hale getireceğiz. Bu düzenlemeler için yeni seçilecek ‘Yeterlilik Kurulu’ ile çalışmalarımızı hızlandıracağız. Uzun vadeli olarak Kış okulları eğitimini asistanlarımızın karnelerine eklemek istiyoruz. Ayrıca yan dal derneklerinin düzenlediği eğitim toplantılarına asistanlarımızın katılımını teşvik eden programları da önümüzdeki yıl uygulamaya sokmayı amaçlıyoruz. 2. Projemiz Burs Projesi. Bu programın amacı; her sene TRD MYK tarafından belirlenecek sayıda radyoloji asistanı (son yılında) veya Radyoloji uzmanının yurtdışı veya yurtiçi önemli merkezlerde en az 6 ay olmak üzere 12 aya kadar bir süre boyunca ileri eğitim almasını  (Fellowship veya Clerkship veya observer programları için) sağlamaktır. Bu proje çerçevesinde 2010-2011 yıllarında 13 meslektaşımız burs almaya hak kazanmıştır. Yurtdışı için yıllık 15000 USD yurtiçi için ayda 1000TL TRD tarafından ödenecektir. Yılda 30 kişiye kadar burs vermeyi amaçlıyoruz. Amacımız 10 yıl sonra üst ihtisas/eğitim alan Radyolog sayı ve oranının tıbbın tüm dalları içinde en yüksek oranda Radyolojide olmasıdır. Bu eğitimli kadrolarla başta hasta hizmeti olmak üzere eğitim ve araştırmada yüksek kaliteyi yakalayacağız” şeklinde konuştu.

“Eğitimin takipçisi olacağız”

“Şu anda önümüzde olan projemiz gerçekleştirdiğimiz eğitim projelerimizin devamı olacaktır” diyen Prof. Dr. Okan Akhan sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de yaklaşık 80 civarında Radyoloji eğitimi veren kurum mevcuttur. Bu kurumlar için derneğimizin Yeterlilik Kurulu bir asgari eğitim programı hazırlayacaktır. Bu eğitim programı Yeterlilik Kurulumuzun 2006 yılında hazırladığı ve hızla yeni ihtiyaçlara göre değişiklikler yapacağı müfredat önerimize uygun olacaktır. Böylece yeterli eğitim kadrosu olan yeni kurulmuş eğitim birimlerinde uygulanacak asgari eğitim programını derneğimizin hazırlaması çok önem taşımaktadır. Bu eğitim programının uygulanmasında yardım ihtiyacı duyan birimlere derneğimiz “eğitici” göndermeyi organize edebilecek durumdadır. Ayrıca birimlerin eğitim süreçlerini denetleyecek komisyonumuz Yeterlilik Kurulu altında aktif hale getirilecektir. Özetlersem: Asistanlarımızı Kış Okullarında eğiteceğiz. Asistanlarımızın uzmanlık sınavı öncesi yeterlilik sınavına girmelerini sağlayacağız. Radyoloji departmanlarına ‘asgari eğitim programı’ vereceğiz. Bu programa uymaları için denetleyeceğiz. İhtiyaçları varsa eğitim süreçlerine yardım edip destek olacağız. Genç uzmanları Radyolojinin özel bir alanında eğitim alabilmeleri için “Burs Programı” ile ülke içi veya dışı en iyi bölümlerde eğiteceğiz. Amacımız 10 yıl sonra üst ihtisas/eğitim alan Radyolog sayı ve oranının tıbbın tüm dalları içinde en yüksek oranda Radyolojide olmasıdır.”

Hizmet kalitesi düşük

Prof. Dr. Okan Akhan, İhale yöntemiyle çalıştırılan radyoloji departmanlarında verilen hizmet kalitesinin olağanüstü düşük olduğunu söyledi. Prof. Dr. Akhan, “Bu halk sağlığını tehdit eden çok önemli bir noktaya gelmiştir. 24 saatte 3 vardiya çalışarak ancak 72 tane MR yapılması gerekirken maksimum 180 tane günde MR yapan merkezler var. Bunların önemli bir kısmı devlet hastanelerinin içinde devletin kurduğu ya da devletin ihale yöntemiyle başka başka şirketlere verip çalışmasını sağladığı ünitelerdir. Öyle bir hale geldi ki günde 400 tane BT çekimi yapan merkez var. Sonuçta bu kadar çok tetkik yapılmasının tek anlamı var. O’da yapılan tetkiklerin o hastalara hiçbir faydasının olmamasıdır. Bu kadar çok işlemin yapıldığı yerde vatandaşa sağlıklı bir hizmet sunulamıyor. Yapılan tetkiklerde bir denetleme mekanizması kurulması gerekiyor” şeklinde konuştu. Performans sistemini de değerlendiren Prof. Dr. Akhan, “Sistemde parça başı iş yapmak bir etik sorun doğuruyor. Hekimlerin çalışma saatlerini uzun saate çıkartıyor. Hastalara yeterli vakit olmuyor. Hekimin baktığı hasta sayısı artıyor. Bunların bir takım tetkikleri bize geliyor. Performans sistemi eğitime zarar veren bir sistem haline geldi” dedi.

“Çığlığımız duyulsun artık”

‘Sistem kirli olunca kimse temiz kalamıyor’ diyen Prof. Dr. Akhan, “Hekim performansa göre çalışsın deyince hastaya verilen hizmet önemini kaybediyor. Birçok yerde eğitime ayrılan yer azaldı. süreç böyle devam ederse 5-10 yıl içinde radyologlar açısından halkımızın sıkıntı çekeceğini biliyoruz. Artık çığlığımızı duymanızı istiyoruz. Bu sistem hekimleri para düşünür hale getirdi. Hekim eğitim vereceği zamanda hastaya bakmaya başladı. Buda ileride nitelikli hekimler açısından büyük sorun doğuracak. Eğitimle ilgili sorunlar bizi ilerisi açısından ürkütüyor. Her şeyin hasta bakmak olarak nitelendirildiği bir yerde eğitime ayrılan zaman daralıyor. Bu sistemin getireceği yıkımı bir kaç yıllar sonra göreceğiz. Biz bunu dile getiriyoruz, ama sonuç alınmıyor” dedi. Prof. Dr. Okan Akhan, şöyle devam etti: “15-20 yıl sonra radyolojinin bir dalı ile patolojinin bir dalı birleşecek. Olağanüstü bir paradigma değişimi, bilgi birikimi ve bilgi oluşturma hızı var. Teknolojinin desteği ile bizim bugün kullandığımız görüntüleme yöntemlerine her 10 yılda bir yenisi ekleniyor. Eski görüntüleme sistemi çok sofistike geliyor. Çok hızlı bir değişim var cihazlarımızda.” Prof. Dr. Akhan, “Sağlıkta Dönüşüm Projesi ile hastaneye başvuran hasta sayısı 2,5’dan 7’ye çıktı. Hastaneye başvuru sayısı artarken sanki verilen hizmetin kalitesi arttı. Hastaneye başvurmak başka bir şey, iyi hizmet almak başka bir şey” açıklamasında bulundu.

“Bir puan ne kadar kimse bilmiyor?”

Kongre Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Cem Çallı ise son yıllarda komşu ülkelerle radyoloji eğitimi verebilecek hale geldiklerini belirterek, “Umarım bu performans sistemi ile bu özelliğimizi kaybetmeyiz. Performans sistemi bir puanlama sistemi. Yaptığınız işin puanının ne kadara denk geldiğini bilmiyorsunuz. Bu sadece radyoloji için değil tüm branşlar için geçerli” dedi. Prof. Dr. Çallı, performans sistemiyle ilgili olarak da, “Hastanelerde doktorlar puan alıyorlar. Aman 1 puanın ne kadar olduğunu kimse bilmiyor. Bu sorun tüm branşlar için geçerli” diye konuştu.

Motivasyon olumsuz etkilendi

TÜRKRAD Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Tamer Kaya da, “Üniversitelerde son uygulamalar hocaların motivasyonunu olumsuz etkiledi. Çalışmayla orantılı olmayan gelir süreçleriyle karşılaşıyoruz. Sağlık hizmetleri üzerinden yapılan politika sağlık sistemine zarar veriyor. Asistanlara hasta üzerinden verilen eğitimi tamamen kaybetmiş bulunuyoruz. Umarım bunu kısa sürede geri alırız” dedi. Üniversiteler Sağlık Bakanlığı’na bağlanmalı mıdır? Sorusuna Prof. Dr. Akhan, “Suyu tersine akıtmaya demektir. Dünyanın hiçbir yerinde üniversiteler bakanlığa bağlı değildir. Üniversiteyi silah zoruyla bağlayabilirsiniz. Ama üniversite yıllar sonra yeniden doğar. Sağlık Bakanlığı tıp eğitiminden çıkmalıdır. Sağlık Bakanlığı üniversitenin işine soyunursa bunun acısını bu toplum öder” diye cevapladı. TÜRKRAD Genel Sekreteri Doç. Dr. Şükrü Mehmet Ertürk ise, görüntüleme alanında artık organların fonksiyonlarını ortaya çıkaran sistemlerin olduğunu söyledi. Moleküler görüntüleme ile ilgili bilgiler veren Doç. Dr. Ertürk, kişiselleştirilmiş tıbbın gündemde olduğunu belirtti.

Kardiyovasküler Acil Radyoloji Oturumu

Bu yıl ki kongrede en yüksek katılım Kardiyovasküler Acil Radyoloji Oturumu’nda gerçekleşti. Oturumda konuşmacılar, arşivlerindeki olgularını güncel literatür bilgileri eşliğinde sundular. Dr. Ersin Öztürk, “Akut Göğüs Ağrısında Diyagnostik Radyoloji” başlıklı sunumunda üçlü dışlama protokolünün ayrıntılarını anlattı. Dr. Nilgün Işıksalan Özbülbül ise, akut koroner sendrom tanısında IVUS, ÇKBT ve MRG ile plak lokalizasyon, boyut ve kompozisyon değerlendirmesinden bahsetti. “Acil Abdominal Vasküler Patolojilerinde BT” başlıklı sunumunda ise Dr. Erkan Akpınar multifazik değerlendirmenin önemini vurguladı. Dr. Elif Ergün ise Acil Periferik Vasküler Patolojilerde BT Anjiyografi ve MR Anjiyografi Protokollerinden bahsetti.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu