Sağlıkta yenilikçilik hareketi İnovata Toplantısı Ankara’da yapıldı

inovataSEİS Başkanı MetinDemir açılış konuşmasında kaliteli sürdürülebilir sağlık hizmetini kolayerişilebilir hale getirilmesi için çalıştıklarını söyledi. 

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ve Ankara Atatürk Eğitim veAraştırma Hastanesi ile Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası’nın(SEİS) iş birliğiyle “İnovata” Toplantısı düzenlendi. Toplantıya; YıldırımBeyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan, Tıp Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Selami Akkuş, İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Barca, Mühendislikve Doğa bilimleri fakültesi dekanı ve rektör yardımcısı Prof. Dr. AbdullahÇavuşoğlu, öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Erdal Akdeve, Harran Üniversitesiöğretim üyesi Prof. Dr. Gürbüz Aksoy, Çankaya Üniversitesi ve AtılımÜniversitesinden öğretim üyeleri, Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleriSendikası Başkanı (SEİS) Metin Demir ve sektörel derneklerin başkanları vegenel sekreterleri de katıldılar. Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma HastanesiKonferans Salonu’nda düzenlenen toplantıda konuşan Yıldırım BeyazıtÜniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan, Türkiye’nin ekonomik anlamda büyükbir ülke olduğunu, bilimsel çalışmalarda da önemli bir yerde bulunduğunuvurguladı. Ancak, inovasyon (yeni fikirler geliştirmek ve bunları uygulamak)konusunda Türkiye’nin dünyada geri sıralarda olduğunu belirten Prof. Dr. Doğan,”Bilimsel bir çalışma yapıyor, ancak bunu ürüne dönüştüremiyoruz. En büyükeksiklik budur” dedi. Bu alanda üniversitelere önemli görev düştüğüne işareteden Prof. Dr. Doğan, üniversitelerin, sadece eğitim veren değil topluma bilim,teknoloji, sosyal, kültürel alanda rehberlik eden kurumlar olduğunu söyledi. İnovata’nın,sağlıkta ivme oluşturduğunu dile getiren Prof. Dr. Doğan, “Bundan sonra buradahazırlanacak tezlerin, bir ürüne dönüşme hedefiyle yola çıkacaktır. Bu şekilde,sağlık ekonomisinin dışa bağımlılığının ortadan kaldırılması için mücadeleedilebilir. Ülkemizin ekonomik paydasına büyük destek olan bir sektöroluşturulabilir” diye konuştu.
“Yasal düzenleme yapılmalı”

Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof.Dr. Murat Bozkurt da, üniversitelerdeki bilim adamlarının sanayide geçiciolarak çalışmasını sağlayacak yasal düzenleme yapılması gerektiğini vurguladı.Böylelikle üniversitelerdeki teorik bilginin sanayiye aktarılabileceğini dilegetiren Prof. Dr. Bozkurt, “Sanayideki teknolojik ve pratik bilgilerinüniversiteye dönüşü de kolaylaşacaktır” dedi. Sanayide istihdam edilenlere,bilim adamlarınca seminerler verilmesinin, üniversite-sanayi işbirliğininpekişmesine ortam hazırlayacağını ifade eden Prof. Dr. Bozkurt, şöyle devametti: “Sanayide çalışan personele master ve doktora programlarının uygulanmasıkuruluşlar arası iletişimi kolaylaştıracaktır. Üniversiteyle sanayi arasındakiilişkilerin zayıflamasındaki en önemli sebeplerden biri de dil konusudur.Üniversitelerin akademik, sanayinin ise pratik dili konuşuyor olması kuruluşlararasında anlayış farkı doğurmaktadır.”

Üniversite-sanayiişbirliği

Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası BaşkanıMetin Demir açılış konuşmasında kaliteli sürdürülebilir sağlık hizmetini kolayerişilebilir hale getirilmesi için çalıştıklarını belirterek, “Yıldırım BeyazıtÜniversitesi ve Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi tüm imkânları ileSağlık Endüstrisi alanında faaliyet gösteren şirketlerin yenilikçi ürüngeliştirmek, kapasitelerini iyileştirmek, akademisyenlerle birlikte projeleryürütmesine destek olmak ve ticari ürünlere dönüşebilecek projelerde ortaklıklaryapmalarını hedefleyen zemini meydana getirecek bir çalışma ortamı sağlamıştır.Tıbbi cihazlar, ilaç ve sağlık hizmeti sunucuları ve bunun finansmanıgerekiyor. Bu saç ayağı sağlam ise iyi bir sağlık hizmeti sunabiliriz” dedi.Demir, tıbbi cihaz sektörü üniversite sanayi işbirliğini slogandan gerçeğegeçirmek için çalışmalar yaptıklarını ve bu konudaki en önemli çalışmalarının ‘DahaÇok Üretmeliyiz Proje Yarışması’ olduğunu belirtti. İnovasyon çalışmalarındanbir diğeri olan Ankara’da Sağlıkta Yenilikçilik Hareketi çalıştayını 4-5 Nisan’dagerçekleştirdiklerinden söz eden Demir, bu çalışmanın DPT Ankara KalkınmaAjansı, ilgili kamu kurumları ile Ankara’daki bütün üniversitelerin katılımıile gerçekleştiğine değindi. Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ile İnovankaraçalışmasını somutlaştırmak üzere bu toplantıyı düzenlemeye karar verdiklerinianlatan Metin Demir, “Var olan üretimin kalitesini artırmaya yönelikçalışmaları birlikte yapabiliriz. Ayrıca katma değeri yüksek ürünler üretilmesive yerli üretimin kalitesinin artması ülke ekonomisi için çok önemli” diyekonuştu. Tıbbi cihaz ihracatımızın giderek arttığını belirten Demir, “Üniversitemizinde işbirliği ile üretim kalitemizin yenilikçi katma değeri yüksek ürünleredönüşeceğine inanıyorum” dedi.

İnovasyon kültürü

Açılış konuşmalarının ardından bu işbirliği platformununtemel hedeflerinden olan sanayi ve üniversite işbirliğini gerçekleştirmek vesağlık sektörü için yenilikçi hareketlere bir öncü olan örnekler ile toplantıdevam etti. Araştırmacı bakışını göstermek için 145 SCI yayını ve 1500’ünüzerinde atıfı ve 6 patenti olan Prof. Dr. Özcan Erel, Ar-Ge süreçlerineilişkin bir sunuş yaptı. Erel konuşmasında, “Ülkenin gelişmişliği tek alandaolmaz, bilim ve eğitimin yanında sanayinin de gelişmesi gerekiyor. Bu toplantıile amacımız ülkemizde inovasyon kültürünü oluşturmak” dedi. Türkiye’nindoğusunda yeni kurulan bir üniversitede çalıştığına değinen Prof. Dr. Erel hiçinovasyon ile ilgili girişimcilik ile ilgili bir bilgi almadığını belirtti. Prof.Dr. Erel, yeni bir ürün bulmak, patentlemek ve başka ülkelere satmanın verdiğimutluluğun tarif edilemez bir mutluluk olduğunu söyledi. Erel, Ar-Gedesteklerinin çok arttığını ve daha önceden cebinden harcadığı araştırmabedellerinin artık kamu destekleri ile karşılanabildiğini belirtti. ÜrettiğiAntioksidan kitinin 25 ülkeye ihraç edildiğine değinen ve bunun bir yaşambiçimi olduğunu söyleyen Erel, yeni kitler geliştirmeye devam ettiğinibelirtti. Prof. Dr. Erel, bu süreçlerin sürekli geliştirmeye ihtiyaç duyduğunu,yeni ürün geliştirilmezse küresel yarışta geri kalmanın an meselesi olduğunusözlerine ekledi.

Yenilikçilik temellibir ayrım

Sanayici açısından yeni ürün geliştirme süreçleriniaraştırmacılarla paylaşmak üzere SEİS Yönetim Kurulu Üyesi L. Mete Özgürbüz debir sunum yaptı. Özgürbüz, tıbbi cihazları düşündüğümüzde her zamanki ayrımagitmek yerine, yenilikçilik temelli bir ayrıma gitti ve Ticari ve Yenilikçiolarak iki ana gruba değindi. Özgürbüz, “Buna göre uzun zamandır kullanımdaolan ürünler ticari ürünler olarak tanımlanırsa bunlar fiyata hassas, piyasaömrü yüksek, Ar-Ge harcaması daha düşükken, Yenilikçi ürünlerse yıkıcı ya dayenilikçi teknoloji, yüksek Ar-Ge harcaması, kısa piyasa ömrü gibi nitelikleresahip. Üniversitelerde parayı bilgiye dönüştürüyoruz ama bilgiyi parayadönüştürmek bu ‘teknolojik gelişim’, bu bir döngü. Biz bu döngünün ikinciaşamasını hep göz ardı ediyorduk. Halbuki işin yarısı katma değer oluşturmak, diğeryarısı teknoloji üretmek. Tıbbi cihazlar için fikrinizi değere dönüştürmek için3 kesimi memnun etmelisiniz. Kullanıcıyı, yani hastayı, karar vericiyi doktorve satın almayı ayrıca ödeme yapan kurumu yani sigorta kurumunu. Bu üçünü aynıanda memnun etmek sağlık endüstrisinde inovasyonun belirleyicisi oluyor” dedi. Patentlerintek başına yeterli olmadığını söyleyen Özgürbüz, Amerika’daki patentlerin % 90’ınınüretilmediğine değindi ve uygulanabilir ürünler geliştirmenin önemini anlattı.

Yerli üretiminkalitesi

Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. MuratBozkurt da yerli üretimin kalitesinin artırılması gerektiğini söyledi. Prof.Dr. Bozkurt, üniversitenin de hocalarından da kendilerini geliştirmeleri yeniuygulamalar geliştirmeye açık olmalarını beklediklerini belirtti. Biruluslararası kongreye gidildiğinde, üreticilerin hocalardan aldıkları geribildirimlerin çok değerli olduğunu, hocaların bildiklerini yabancı üreticilereaktardıklarını anlatan Prof. Dr. Bozkurt, üniversite hocalarının sanayici ileişbirliği içinde olması için daha çok iletişim halinde olması gerektiğinisözlerine ekledi. Hocaların sanayinin içinde çalışmaları ile aynı dilikonuşabilir hale gelebileceklerine inandığını ifade eden Prof. Dr. Bozkurt, katmadeğeri yüksek biyomedikal sektörünün geleceğin sanayisi olduğuna inandığınısöyleyerek sözlerini bitirdi.

İnovasyon kavramı

Dünyada Ar-Ge’ye en fazla payın aktarıldığı sektörün sağlıksektörü olduğunu belirten Mustafa Özmete, sağlıkta bilişim teknolojilerinin birtasarruf kaynağı olduğunu belirten konuşmasında merkezi bir sistem aracılığıylamükerrer işlemlerin önüne geçilebileceğini kaydetti. Açık İnovasyon yapısınıanlatan TTGV başuzmanı Mahmut Kiper de dünyadan ve Türkiye’den örnekler verdiğikonuşmasına, inovasyon kavramını kapalı inovasyondan açık inovasyona taşımakgerektiğini vurguladı. Kiper, buna göre açık inovasyonda harici kaynakları daetkin bir şekilde kullanma becerisinin başarı için önemli bir faktör olduğunadeğindi.

İnovata nedir?

İnovata, Sağlıkta Yenilikçilik hareketi olarak tanımlanıyor.Ankara’daki yenilikçilik çalışmalarını kapsayan INOVAnkara ile de üniversite,hastane ve sendikanın olanaklarının sanayiyle buluşması ve sağlık endüstrisindeyenilikçiliğin geliştirilmesine yönelik ortak projeler yürütülmesi amaçlanıyor.Düzenlenen toplantıyla sağlık endüstrisi alanında faaliyet gösterenşirketlerin, kapasitelerini iyileştirme, akademisyenlerle projeler yürütmesinedestek olma ve ticari ürünlere dönüşebilecek projelerde ortaklık yapmalarınayönelik zemin oluşturulması öngörülüyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu