Genel

22 Aralık 2012: Dünyanın sonu geyiğinin son bulduğu tarih

Kıyamet geyikleri içinde en sevdiklerimden bir tanesi de; dünyada olacak bitecek bir sürü felaketten Türkiye’den Şirince gibi birkaç bölgenin zarar görmemesi.

Geçenlerde eski yazdığım yazılarıma bakarken fark ettim ki; birkaç kere 21 Aralık 2012 ile ilgili de yazmışım. 12 Sarmallı DNA paniği ile başlayıp konuya dair iki tane de seri yazı çıkarmışım hatta. Altın Çağa Giriş 1 ve Altın Çağa Giriş 2… Bunların dışında ara ara da dokundurmuşum Maya’lara, foton kuşağına. “Hadi canım oradan!” larla başlayıp bir güzel dalga geçmişim ki sormayın! İşte şimdi bunlardan mütevellit, tarihte yaklaştığı için bir ince ürperti var içimde. Kendimi “Dünya Yuvarlaktır” diyen Galile’ye karşı “Saçmalama! Dünya tepsi gibi dümdüzdür, senin dediğin doğru olsaydı şimdi buradan aşağı yuvarlanıyor olurduk!” diyen papaz gibi hissediyorum. O papazın da iç sesi o zaman ona şöyle fısıldamış mıdır acaba? “Ya doğruysa?”

Allahtan içimdeki bu kuşkuları yok edecek her gün bambaşka saçmalıkta iddia ve belgeler ortaya çıkıyor da yanılmadığımı görüyorum. Mesela Nibiru diye bir gezegen türedi aniden. 21 Aralık’ta dünyaya çarpacakmış. Şunun şurasında birkaç sayılı gün kalmış, hiçbir astronom görmedi ne hikmetse bu gezegeni. Hatta saatini bile vermişler çarpışmanın. Saat 18.00. Bu kadarla kalsa iyi. Resmen kıyamet programı yayınlanmış. Saat saat neler olacağı verilmiş. Etkinlik takvimi gibi aynı.

Sabah 08.00 de elektrik kesintisi ile başlıyor programımız. Ardından saat 10.00 gibi gökyüzünde garip cisimler belirecek. Saat 11.00 de muhteşem bir görsel şov! Güneş Patlaması! Öğle yemeğinin ardından saat 13.00’de Büyük Çapta Depremler Başlayacak! temalı etkinliğimiz var. Saat 16.00’da Gökten Meteor Yağacak ve son olarak saat 18.00’de de Nibiru çarpacak, ortadan ikiye ayrılacağız. Günlük programımız tüm müminlerin Yaradana duaları ile son bulacak. Yine dalga geçtiğimi zannetmeyin sakın. Bu program Çok Gizli NASA Dosyası başlığı ile gerçekten sosyal medyada dolaştı durdu günlerce. Haliyle bunları okuyunca ister istemez kurtlanıyorum. Kafamın içinde cep boyu ve her nedense fıstık yeşili imgelediğim gulyabaniler dans edip, kahkahalar atmaya, ciddi konuları tırpanlayıp aklı başında tek bir kelimem kalmayıncaya dek, domatesin çekirdeği incirin sapı gibi saçma konularla beni oyalıyorlar. Bu durumda insanlığın varoluşunu değiştirecek en önemli konu olan kıyamet ile ilgili ciddi ciddi yazacak hiçbir şey gelmiyor aklıma. Biraz naifçe buluyorum bu tartışma şeklini, ortaya konan fikirleri, belgeleri ve sanırım biraz da ondan böyle hafifletici cümleler kuruyorum.

Maya Takvimini kutsal kitap gibi dillerinden düşürmeyenler, takvimin her bir meridyenini dikkatle incelediklerini, kuşkuya yer bırakmayacak buluntular ile dolu olduğunu söyleyenler şimdi takvimin 21 Aralık’ta son bulmayacağını, hatta yeni bir döngüye gireceğinden bahseder oldular.

Dünyanın sonu geliyor, Şirince nasıl kurtuluyor?

Kıyamet geyikleri içinde en sevdiklerimden bir tanesi de; dünyada olacak bitecek bir sürü felaketten Türkiye’den Şirince gibi birkaç bölgenin zarar görmemesi. Güneş patlayacak, depremler olacak, gezegen çarpacak… Şirince kıyametten kurtulacak. Yani ne olacak? Gezegen çarpması ile ikiye bölünerek parçalanacak olan dünyada Şirince’nin kendi kendine bir gezegen haline gelmesi mümkün olacak. Görünen o ki; bölünerek çoğalma yeniçağ başlangıcında insanlığın temel düsturu olacak.

Kıyametin kopmayacağına neredeyse üzülüyormuşum gibi göründüğümün farkındayım. Üzülüyorum evet. Çünkü insanlığın zeki varlıklar olduğuna inancımın azalıyor bu yazılanlara inananları görünce. Biri günün birinde kıyametin kelime anlamı ile aslında yenilenmek/yeniden doğum olduğunu yazmıştı. Doğumun sancılı bir süreç olmasından yola çıkarsak; kim bilir belki gerçek anlamda yaşayacağımız kıyamette hissedeceğimiz sancı da güneş patlaması, gezegen çarpması değil de; aptallığımızın yüzümüze çarpması, farkında olmadıklarımızın yani asıl gerçeğin bizi vurması gibi bazılarımız için daha yaralayıcı olacak.

Beril EREM

İlgili Makaleler

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu