Kongre - Fuar

Yaşlı nüfusun artışı ne gibi önlemler gerektiriyor

Ülkemizde yaşlı nüfus 2016 verilerine göre yüzde 8,2’dir ve diğer yaş gruplarına göre daha yüksek bir hızla artmaktadır yani Türkiye’de 6,5 milyon civarında yaşlı birey bulunmaktadır. Bütün bu veriler her basamak ve branştaki hekimin daha sık yaşlı hasta ile karşılaşacağı anlamına gelmektedir. Bu nedenle Demans, depresyon, deliryum, inkontinans, bası yaraları, malnütrisyon, sarkopeni, polifarmasi, düşmeler, osteoporoz, kırılganlık başlıca Geriatrik Sendromlar olup güncel yaklaşımlarla kongre programında yer aldılar. Diyabet, hipertansiyon, hiperlipidemi, atrial fibrilasyon, Parkinson, osteoartrit, ağrı, enfeksiyonlar gibi yaşlılarda sık görülen hastalıklar da kongrede değişik yönlerden ele alınarak tartışıldı.

Kongrede inter disiplinler ve multi disiplinler bir yaklaşımı amaçlayan Geriatri biliminin amacına uygun olarak farklı disiplinlerden konuşmacılar ve konularla yaşlı sağlığına kapsamlı bir bakış sunmak hedeflendi.

19 panel ve 5 uydu sempozyum gerçekleştirildiği kongrede, panellerde disfaji, yaşlı sağlığı politikaları, yaşlılarda kardiyovasküler sorunlar, çoklu ilaç kullanımını, nazokomiyal enfeksiyonları, hastanenin yaşlı ile imtihanı, kardiyovasküler risk faktörlerinin yönetimi, bası yaraları, kırılganlık, yaşlı ve kaliteli yaşam, Alzheimer, KOAH hastalığı, diyabet, demans, konuları ile parkinson hastalığı gibi yaşlıda sık rastlanılan hastalıklar güncel yaklaşımlarla tartışıldı.

 

 

Yaşlılarda sık görülen sorunlar (Geriatrik Sendromlar)

  • İdrar kaçırma / dışkı kaçırma
  • Düşmeler
  • Bası yaraları
  • Beslenme sorunları
  • Uyuyamama
  • Çoklu ilaç kullanımı
  • Baş dönmesi-bayılma
  • Deliryum (geçici bir nedene bağlı bilinç değişikliği)
  • Kireçleme

 

Niçin Geriatri Bölümüne başvurmalıyız?

Geriatri tüm bilgi, ilgi, uğraşı ve araştırmasının 65 yaş ve üstünde odaklandığı, bu nedenle deneyiminin de o ölçüde arttığı bir bilim dalı olup; iç hastalıkları muayene ve tetkiklerinin yanı sıra bu yaş grubunda sık görülen hastalık ve komplikasyonların geniş ölçüde incelendiği bir disiplindir. Bu kadar kapsamlı bir inceleme birçok hastalığın daha belirti vermeden önce teşhis ve tedavisini mümkün kılar. Hangi belirtinin yaşlılığın doğal bir sonucu, hangisinin hastalığa bağlı olduğunu ortaya koyar. Ayrıca bu yaş grubunda hastalık belirtilerinin çoğunluğu genç ve orta yaşta görülenlerden farklı (zatürre ve idrar yolu enfeksiyonu örneğinde tipik belirtilerin olmaması gibi) olup teşhisi geriatri bilgisini gerekli kılar. Bu yüzden 65 yaş ve üstü hastalar öncelikle Geriatri’ye başvurmalıdır.

Kimler Geriatri Ünitesine başvurabilir?

65 yaş ve üstünde sık görülen ve zaten iç hastalıkları kapsamında olan hipertansiyon, şeker hastalığı gibi hastalıkları olan hastaların yanı sıra osteoporoz, idrar kaçırma, bellek bozukluğu (Alzheimer Hastalığı, yaşa bağlı unutkanlık), depresyon, düşme, bayılma, beslenme bozukluğu, bası yaraları, çoklu ilaç kullanımı hastaları, kanser şüphesi olanlar ve koruyucu hekimlik için bilgilenme amacında olanlar Geriatri Ünitesine başvurabilirler.

 

 

Yaşlıda çoklu ilaç kullanımı sorunu (Polifarmasi)

Çoklu ilaç kullanımı (polifarmasi) hem hekimler hem de hastalar için ortak bir problemdir. Yaşlanma ile kronik hastalık sayısında artış olması nedeniyle çok sayıda ilaç kullanımına ihtiyaç olabilir. ‘Çoklu ilaç kullanımı’ teriminin kesin bir sayısal değeri olmamakla birlikte genellikle 4 veya 5’ten fazla ilacın aynı anda kullanılması olarak tanımlanır. Çok sayıda ilaç kullanımı uygunsuz olan bir ilacın kullanımı ve ilaç yan etkileri gelişmesi bakımından önemli bir risk faktörüdür.

Kullanılan ilaç sayısı arttıkça ilaçlar arası olumsuz etkileşim sıklığı da artar. Bu nedenle “ilaç değerlendirmesi” geriatrik değerlendirmenin önemli ve temel bileşenlerinden biridir. İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi, Geriatri Bilim Dalı tarafından polikliniğe başvuran bireylerde yapılan bir çalışmada 65 yaş ve üzerinde olup 5’ten fazla ilaç kullanım oranı kadınlarda yüzde 63,2 erkeklerde ise yüzde 55,3 ile oldukça yüksek saptanmıştır. Bakımevlerindeki yaşlılar ise diğer yaşlılara göre daha fazla sayıda ilaç ve gereksiz ilaç kullanımı için risk altındadırlar.

Yaşlı bir hastada, bir ilaca bağlı istenmeyen etki yeni bir hastalık belirtisi zannedilip, bu belirtiye yönelik yeni bir ilaç tedaviye eklenebilir. Yeni başlanan ilaç da başka bir istenmeyen etkiye sebep olabilir. Bu durum “reçete kaskadı” olarak adlandırılır. Yaşlılarda ortaya çıkan her yeni şikayet karşısında, önce kullanılan ilaçlar gözden geçirilmelidir.

Tüm yaşlılar doktora giderken kullandıkları bütün ilaçları, vitamin ve bitkisel içerikliler de dahil olmak üzere, yanında götürmeli ve doktoruna göstermelidir. Şayet yaşlının kendisi bilemiyorsa bakım vereni hastanın kullandığı tüm ilaçları hekime anlatmalıdır. Çünkü yaşlı hastalar genellikle birden fazla hastalık ve şikayete sahip olduklarından birden fazla hekime başvurmaktadırlar. Yaşlı veya bakım vereni hastanın kullandığı ilaçları belirtmediğinde, kimi zaman zaten kullanmakta olduğu ilacın bir benzeri gittiği başka bir hekim tarafından da reçete edilebilmektedir.

Toplumumuzda eş-dost, akraba, komşu tavsiyesi ile de vitamin-bitkisel destekler veya ilaç kullanımı sıktır. Her yaşta olduğu gibi yaşlılarda da hekim tavsiyesi olmadan ilaç kullanılmamalıdır. Hekimin belirttiği dozlara uyulmalıdır. Şayet yaşlı ilaçlarını yönetmekte güçlük yaşıyorsa (unutkanlık veya fiziksel nedenlerle olabilir) bakım vereni tarafından ilaçları hekimin önerdiği şekilde verilmelidir. Tek başına yaşayan yaşlılarda ilaç takibini kolaylaştırmak için ilaçları liste halinde takip etmek faydalı olabilir.

“Primum Nil Nocere”: Önce zarar verme

Uygunsuz ilaç kullanımının birçok istenmeyen sonucu vardır: İşlevsellikte azalma, düşkünlük, unutkanlık, kafa karışıklığı, idrar kaçırma, düşmeler ve kalça kırıkları gibi.

İlaç tedavisi hastaya ve bakım hedeflerine uygun seçilmelidir. Yaşlıda kullanılan ilacın türü, dozu, yan etkileri ve bunlara hastanın duyarlılığının artmış olabileceği, ilacın etkisinin azalabileceği veya artabileceği mutlaka dikkate alınmalıdır. Özellikle ‘kırılgan’ yaşlı hastalar ilaç etki ve yan etkilerine daha duyarlıdırlar.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu