Üretici medikal firmaları artık inovasyonun önemini biliyor
OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi Koordinatörü Bora Yaşa, her sektörde olduğu gibi medikal alanında da inovasyonun önemli bir kavram olduğunu söyledi.
OSTİM Medikal Sanayi Kümelenmesi Koordinatörü Bora Yaşa, geçen yıl gerçekleştirilen 250 milyon dolarlık tıbbi cihaz ihracatının yarısından fazlasının küme bünyesindeki firmalar tarafından gerçekleştirildiğini belirterek, “Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi (Ur-Ge) projeleriyle firmalarımızın ihracat rakamlarını artırmayı hedefliyoruz” dedi. Yaşa, yaptığı açıklamada, 2009 yılında bir hareket olarak başlayan kümelenmenin 2011 yılında dernek statüsü kazandığını söyledi. Dernek statüsüne geçmelerinin en önemli nedenlerinden birinin Ekonomi Bakanlığı’nın Ur-Ge desteklerinden yararlanabilmek olduğunu kaydeden Yaşa, ilk projeye 2011 yılında 28 firma ile başladıklarını ve bu yılın mart ayında bitirdiklerini belirtti. Ur-Ge destekleri sayesinde uluslararası fuarlara katıldıklarını ve firmaların yeni iş bağlantıları kurduklarını anlatan Yaşa, geçen sene Kuzey Afrika ve Orta Doğu ülkelerinden alım heyetlerini ağırladıklarını ve 1,5 milyon avroluk satış gerçekleştirdiklerini bildirdi. Geçen yıl sektörün toplam ihracatının 250 milyon dolar olduğu düşünüldüğünde 1,5 milyon avroluk satışın önemine işaret eden Yaşa, “250 milyon dolarlık ihracatın yüzde 50’sinden fazlasını OSTİM Medikal Kümelenmesi gerçekleştirdi. Ur-Ge projeleriyle firmalarımızın ihracat rakamlarını artırmayı hedefliyoruz” diye konuştu. Kümelenme modelinin katma değeri yüksek ürün üretmeye etkilerine de değinen Yaşa, kümelenmenin ilk aşamalarında firmaların yan yana gelmeye bile tahammül edemediklerini söyledi. Zaman içinde bu anlayışın kırıldığını anlatan Yaşa, “Yurt dışına çıktığımız zaman hepimiz biriz ve Türk malı satıyoruz. Ben yurt dışında sizin mallarınızı kötülediğimde aslında Türkiye’ye haksızlık etmiş oluyorum” değerlendirmesinde bulundu. Özellikle kamu kesiminin ilgisinin yerli ürüne olan talebi artırdığını ifade eden Yaşa, “Bir ürün rakipleriyle aynı kalitede yapılıyorsa neden benim ülkem kazanmasın” dedi. Sektörün yerli ürün konusunda geldiği noktayı da değerlendiren Yaşa, her sektörde olduğu gibi medikal alanında da inovasyonun önemli bir kavram olduğunu kaydetti. Medikal sektörün ilk zamanlarda inovasyon kavramına çok fazla önem vermediğini dile getiren Yaşa, “Günümüzde firmalarımız inovasyonun önemini ve değerini biliyorlar. Ankara Kalkınma Ajansının desteğiyle 2011 yılında bir proje yürüttük. Endüstriyel Tasarım ve Mühendislik Merkezi adını verdiğimiz bu proje kapsamında üyemiz olan 10 firmamızın 10 ürünü seçtik. Bu ürünleri hemşirelerimiz ve doktorlarımızdan gelen geri dönüşümlerle bu cihazları yeniden dizayn ettik. Bu ürünlerin 7’sini şu an ticarileşmiş durumda. Bunların hepsi yüzde 100 yerli ürün” dedi. Sektörün ihracat hedefleri hakkında da konuşan Yaşa, 2023 yılı hedeflerinin 5 milyar dolar ihracat olduğunu söyledi. 2023 hedeflerinin yakalanabilmesi için yurt genelindeki bütün firmaların inovasyon konusunda aynı hassasiyeti göstermeleri gerektiğini belirten Yaşa, “Bunun için 2. bir Ur-Ge başvurusu yaptık. Bu kapsamda, prototip ürün aşamasına kadar, firmalar Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarının yüzde 75’ini destek olarak alacaklar. Bu çok önemli. Çünkü firmaların çok fazla bütçe ayıramadıkları bir alana Ekonomi Bakanlığı’nın destek vermesi 5 milyar dolarlık hedefin yakalanması adına önemli bir adım” diye konuştu. Kamunun satın alma garantisinin sektörün büyümesi açısından önemini vurgulayan Yaşa, iç pazarda ürünler satıldığı zaman ihracata daha fazla odaklanılabildiğini kaydetti. Yaşa, geleneksel pazarlar olan Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin yanı sıra Balkan ülkelerine de girmeyi hedeflediklerini söyledi. Düşük maliyetli pahalı ürün satmak konusunda neler yapılabileceğine ilişkin görüşlerini de paylaşan Yaşa, bu açıdan bakıldığında sektörün ana sorunlarından bir tanesinin KDV eşitsizliği olduğunu söyledi. Ham maddeyi yüzde 18 KDV ile satın almalarına karşın nihai ürünü yüzde 8 KDV ile sattıklarını belirten Yaşa, “Böylece yarışa eksi yüzde 10 KDV dezavantajı ile başlıyoruz” diye konuştu.
