Türk mühendisler dünyaya meydan okuyor
Medicraft cihazları; kalitesi ve geliştirilmiş yazılımları sayesinde tüm beklentileri karşılarken, kısa sürede dünya pazarında da takip ve takdir edilen duruma geldi.
İki genç girişimci Bilgisayar ve Elektronik Mühendisi Akif Gökhan Gültekin ile Hasan Balcı tarafından kurulan Medicraft Medikal Sistemler Ar-Ge Üretim Tic. Ltd. Şti.’nin üretimini gerçekleştirdiği solunum terapi cihazları Türkiye’de yankı uyandırdı. Pazarda ilk yerli üretim olan solunum terapi cihazları ve firmanın çalışmaları hakkında firma kurucularından Hasan Balcı ile görüştük.
Medicraft Medikal Sistemler hakkında bilgi verir misiniz?
Medicraft Medikal Sistemler Ar-Ge Üretim Tic. Ltd. Şti.; 2010 Aralık ayında kuruldu. Elektronik ve yazılım alanında yaptığı Ar-Ge çalışmalarını, üretim ve pazarlama ağı ile hizmete sunmayı hedefleyen şirketimiz, solunum destek ve terapi cihazları konusunda ilk üretimini KOSGEB desteğiyle 2011 yılında hayata geçirmiştir. Şu anda tamamı Türkiye’de üretilen Medicraft cihazları; kalitesi ve geliştirilmiş yazılımları sayesinde tüm beklentileri karşılarken, kısa sürede dünya pazarında da takip ve takdir edilen ürünler olmuştur. Hayallerimizin sonucunu aldık. Bu ülke için bir şeyler yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.
Medicraft, solunum terapi cihazlarını üretmek fikri nereden geldi aklınıza?
Akif Gökhan Gültekin’in 2003 yılında başlayan solunum cihazları üzerine yaptığı Ar-Ge çalışmaları ile başladı. Pazarda büyük bir boşluk vardı. Yurt dışına bir bağımlılık vardı. Sadece 2-3 firmanın tekelindeydi. Türkiye’de bu cihazları üreten firma yoktu. Bu cihazları üretmek zordu ama imkânsız değildi. Ürünümüze inandık ve başardık. Solunum terapi cihazları hassas teknoloji gerektirmektedir. Çünkü kullanan hastaların tedaviye ulaşmasını sağlaması gereken cihazlar. O yüzden önemli çalışmalarla hayata geçmesi gerekiyordu. Bu cihazların asıl teknolojisi yazılımdır. 2003 yılından 2011 yılına kadar yazılım üzerinde çalışıldı. Bu yazılıma sahip olan dünyada 4-5 tane şirket var. Medicraft da bu firmalardan bir tanesi. CE belgeleri cihazlarımızda 20 bin satır yazılım var. Ciddi bir satır sayısıdır bu. Bu bir algoritma, beyninizi ve akciğerinizi aynı anda bu cihazın içinde düşünün. Sizin nefes almanız gerektiğini algılıyor, eğer böyle bir çabanız varsa bunu algılıyor, hayata geçiriyor. Bunu mikro saniyeler düzeyinde yapıyor. Beyin gibi çalışıyor.
Cihazlarınız piyasaya nasıl karşılandı? Rekabeti yoğun bir Pazar mı?
Biz bir anlamda piyasadaki ithal cihazlara bağımlılığı kırdık. Piyasada çok ciddi fiyat farklılıkları vardı. Çin malları ucuz, Amerikan malları da pahalıydı. Biz aradaki dengeyi oluşturduk. Bizim cihazlarımızın kalitesi Amerikan malları kalitesinde fiyatı ise Çin malı fiyatları düzeyinde. Yazılım bize ait olduğu için fiyat avantajımız var. Çinliler bile bu teknolojinin en alt basamağını ele geçirdiler, en basit modelleri üretiyorlar. Piyasaya bir hava da getirdik. Piyasaya rekabetini sağlamak için ithal ürünlerde ciddi bir indirim yapıldı. Biz kendi maliyetlerimizi belirledik ve fiyatlarımızı ona göre koyduk. Rakiplerimiz bizim fiyatlara henüz gelebilmiş değiller ama Sağlık Bakanlığı’nın uyguladığı politikalar sonucunda mecburen gelmek zorunda kalacaklar. Ürettiğimiz cihazlar ağırlıklı olarak evde kullanılan cihazlar. Cihazların tamamını SGK karşılıyor. Doktor rapor dahilinde yazabiliyor. SGK, en basit modeline 650 TL, en üst modeline ise 10.300 TL ödüyor. Bu fiyatlar uygun fiyatlardır. Bu fiyatlar üzerinden herkes kârını elde edebilir.
Yurt dışından firmanızı satın alma teklifi geldi mi?
Geldi. Geçen yıl Ekspomed Fuarı’nda ilk ürünümüzü tanıtırken pazara hakim olan firmalardan bir Amerikan firmasının yetkilileri geldi. Yazılımlarımıza baktılar. Bizim hakkımızda zaten birkaç rapor gitmiş onlara. Satın alma yoluna gittiler. Amacımız bu olmadığı için tekliflerini nazikçe geri çevirdik. Bu işe ilk başladığımızda yerli bir firmadan da ortaklık teklifi aldık. Onlara da ret cevabı verdik. Bu işe çok emek verdik, teknolojiyi yakından takip ettik. Misyonumuzda ve vizyonumuzda da bu var. Ama bundan sonra bu teknolojinin içinde yer almayı ve hatta öncülük etmeyi planlıyoruz. Bir sonraki projemizde buna yönelik bir proje.
Bu yeni projenizden bahseder misiniz biraz?
Dünyada henüz yapılmamış bir cihaz planlıyoruz. Normal havadan oksijen üreten bir cihaz. Çok basit olarak bu işi gören cihazlar var. Cihazımız ev kullanıcılarına yönelik olacak. Kalıpları, tasarımı, yazılımı ve bütün malzemeleri bize ait olacak. Hastalar çok ciddi sorunlar yaşıyorlar. Dünyada böyle bir cihaz neden yapılmamış bilemiyorum. 6 ay sonra yeni cihazımız piyasaya çıkacak. Biz bir Ar-Ge firmasıyız. Sağlık sektöründe hep olacağız. Elimizde çok fazla proje var. Solunum grubundan başladık. Akabinde 3-4 projemiz daha var.
2012’de kaç cihaz satmayı planlıyorsunuz?
100 cihazla üretime başladık. Sonrasında katlanarak sayı arttı. Türkiye’de 20 bin cihaz satılıyor. Artarak devam ediyor bu sayı. Bizim 2012 hedefimiz en azından bu piyasanın yüzde 50’sini almak. Bu yıl 5 bin cihaz satmayı planlıyoruz. Bayilik ve distribütörlük şeklinde ile çalışıyoruz. Profesyonel firmalara verdik bu işi. Yeni fabrikamıza geçmemizle birlikte bu yıl içerisinde üretimimiz 10 bini aşacaktır. Yurt dışından da cihazlarımıza talep var. Ortadoğu’dan talep var. Avrupa’dan da talep var ama şu anda ihracata 2012 yılı sonuna kadar başlayamayacağız. 2012’den sonra ihracatta atağa geçeceğiz. İhracata başladığımızda üretimimizin yüzde 90’ını ihraç eder konuma ulaşacağız.
Siz kullanıcılardan ve doktorlardan gelen talepleri de cihazlarınıza katıyorsunuz.
Tabiî ki. Yerli bir üretim olduğu için beklentiler var. Cihazı yazan tedaviye başlayan hekimler. İthal bir cihazı aldığınızda, ‘şu da olsaydı, bu da olsaydı cihazda’ diyemiyorsunuz ne geldiyse onu kullanıyorsunuz. Ama hekim ziyaretlerimizde, doktorlarımız ‘cihazda şunu da yapalım bunu da yapalım’ özgürlüğünü hissediyorlar. Tüm beklentileri cihazlarımıza ilave ediyoruz. Alt grup cihazlarımızda basınç seviyesi en yüksek 20 mbar idi. Doktorlarımız daha yüksek basınç istediler. Kısa bir sürede alt grup cihazlarımızda basınç seviyesini 25 mbar’a çıkardık. Üst düzey cihazlarda ise 35-40 mbar’lara kadar çıkıyoruz. Cihazlarımıza doktorlar tarafından ciddi bir sahiplenme oldu. Bizim değil, herkesin cihazı oldu birden. Doktorlarımızdan aldığımız donelerle birlikte cihazlarımızın versiyonlarını da yenilemiş oluyoruz. Birçok firma bu versiyonları ücret karşılığı kullanıcıya sunuyor. Biz bunları ücret karşılığı olmadan yapıyoruz. Güncellemeleri de internetten yapabilmekteler. Biz son kullanıcıların yanındayız. Esnek CPAP’ı da en alt grup cihazımıza kattık. Fiyat iki kata yükselmesi gerekirken bu özelliği barındıran cihazımız yine ilk fiyatı olan 650 TL’ye satılmaktadır.
Motorunu nereden alıyorsunuz?
Almanya’dan getiriyoruz. Çin’den bir telefonla binlerce motor getirtiriz. Almanya’dan 100 tanesine verdiğimiz fiyata Çin’den 1.000 motor alabiliriz. Ama biz istiyoruz ki çok kaliteli olsun. İstediğimiz gücü yakalayalım. Bu konudan hiç ödün vermedik. Cihazlarımızda kullandığımız malzemeler en üst kalitededir. Özel sensörler kullanıyoruz. Bize özel parçalar var cihazda. Bu arada kendi motorumuzu kendimiz üretme kararı aldık. Ölçümleri yapıyoruz, üretime yakında başlayacağız. Cihazlarımız böylece tamamen yerli olacak.
Medicraft cihazlarının hangi modelleri var. Özelliklerinden kısaca bahseder misiniz?
5 modelimiz var. Bunlar; Medicraft CPAP, Medicraft AUTOCPAP, Medicraft BİLEVEL S, Medicraft BİLEVEL ST, Medicraft BİLEVEL PV. İlk üç modelimiz horlama ve uyku apnesi için geliştirdiğimiz evde kullanıma uygun cihazlar. BİLEVEL ST, BİLEVEL PV ise yoğun bakım hastalarına yönelik modellerimiz. Medicraft BİLEVEL PV modelimizde dünyada olmayan bir mod var. Doktorlarımızın özellikle KOAH’lı hastalarda tedavi ile ilgili beklentileri vardı. “Cihaz şöyle çalışırsa, bizim için daha verimli olur” denildi bizde buna göre bu sistemi oluşturduk. Dünyada böyle bir mod yok. Almanya’da bir firma bunun üzerinde çalışıyormuş. Teknolojiye de önderlik ediyoruz bu arada. Tüm cihazlar estetik görünüm ve kullanım rahatlığı dikkate alınarak dizayn edilmiştir. Özel motor kabini ve iç yalıtım yapısı sayesinde nefes alışınız kadar sessiz çalışır. 12-24 VDC aralığında tüm araçlarda kullanım imkânı sunar. Gece uyku sırasında maskenin takılı olup olmadığını ya da hava kaçağı varsa bunu algılar ve terapiye devam edebilmek için uyarı sistemini devreye sokar. Rampa özelliği sayesinde uykuya geçiş sürecini rahatlatmak için düşük basınç ayarıyla başlar ve ihtiyaç olan terapi miktarına yavaş yavaş yükselerek devam eder. Otomatik algılama sistemi sayesinde kullanılması gereken aksesuarlar için yeniden tanımlama yapılmasına gerek kalmaz ve aynı akıllı dört tuş sistemi ile yönetme imkânı sağlar. Cihazı bilgisayara bağlayıp, bütün parametreleri bilgisayardan takip edebiliyorsunuz. Tüm ayarları bilgisayar üzerinden yapabiliyorsunuz. Rapor alabiliyorsunuz. PV modelimize batarya taktık. 8 saat elektrik kesildiğinde çalışıyor. Diğer modellerimizde de batarya bulunmaktadır.
Satış sonrası hizmetlerinizden bahseder misiniz?
Pazarlama ağımızı oluştururken Türkiye’yi 3’e ayırdık. 3 tane Distribütör şirketimiz var. Sözleşmelerimizde teknik servis elemanı bulundurmak zorundalar. Hizmet yeterlilik belgeleri olmak zorunda. Bunların da kendi bayileri var. Bunlar seçilmiş özel bayiler oluyor. Son kullanıcının 24 saat ulaşabildiği özel bayiler. Bunun dışında her cihazın kimliğini tutuyoruz. Hangi bayiye gitti, oradan kime satıldığının kayıtları tutuluyor. Biz memnuniyet için hastaları arıyoruz. Arıza olduğunda yeni cihaz veriyoruz. Ayrıca cihazlarımızın içerisinde saklı sayaçlar var. Bu sayaçlar sürekli çalışıyor. Bunun için filtrelerin değişmesi gerekiyor. Servis bakım süreçleri var. Cihaz kullanıcıyı uyarıyor ‘servise götür’ diye. Serviste cihazların kalibrasyonu ve fanların temizliği de yapılmakta. Sarf malzemelerimizin fiyatları da oldukça ucuz fiyatlıdır. Bazı sarf malzemelerin yedeklerini cihaz çantalarına koymaktayız.
Ekspomed Fuarı’na katılacaksınız.
2011’de de katılmıştık. Ürünümüzün prototipini tanıtmıştık. Prototiplerimize bile büyük ilgi olmuştu fuarda. Siparişler gelmişti. Bu yıl ise 5 modelimizle fuara katılıyoruz.
