SEİS ve TTGV’den tıbbi cihaz sektörü için …

Seis

SEİS ve TTGV’den tıbbi cihaz sektörü için önemli bir araştırma

Metin Demir, “Önümüzdeki 10 yıllık dönemi doğru planlayabilirsek hem tıbbi cihaz sektörünün gelişimi, hem de ülkemizin 2023 hedeflerine pozitif katkı yapabiliriz” dedi.

 

T.C Sağlık Bakanlığı himayesinde Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası (SEİS) ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) “Dünyada ve Türkiye’de Tıbbi Cihaz Sektörü ve Strateji Önerisi” adlı çalışmalarını bir panel ile duyurdular. Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası (SEİS) ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) işbirliği ile TTGV’nin ideaport® markası altında hazırlanan “Dünyada ve Türkiye’de Tıbbi Cihaz Sektörü ve Strateji Önerisi” adlı çalışma kitaplaştırılarak yayınlandı. Konunun ayrıntıları Rixos Ankara Oteli’nde yapılan bir panel ile kamuoyuna açıklandı. 4 aylık bir çalışmanın ürünü olan yayın, SEİS üyesi işverenlerin araştırma ve çalıştaylara katılımı, TTGV’nin uzmanlık desteği ile Sağlık Bakanlığı ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun da görüş ve önerileri ile oluşturuldu. Toplantıya; Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Nihat Tosun, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı Saim Kerman, TÜMDEF Genel Başkanı Kemal Yaz, TTGV Yönetim Kurulu Üyesi Suat Baysan, Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası SEİS Başkanı Metin Demir ile çok sayıda davetli katıldı. Tanıtım toplantısı, TTGV Yönetim Kurulu Üyesi Suat Baysan’ın konuşması ile açıldı. Suat Baysan, “Bilindiği üzere, tıbbi cihaz sektörü, yaşam bilimleri ve sağlık hizmetlerinin vazgeçilmez bir bileşeni. Bilhassa bu yüzyılın son çeyreğinde görülen teknolojik gelişmeler, teşhis ve tedavi hizmetlerinin sunum şeklini ve kalitesini etkileyerek sağlık alanını yeniden şekillendiriyor. Tedavi ve bakım hizmetlerindeki bilgisayar destekli operasyonlar, minyatürizasyon ve robotik uygulamalar tıbbi cihazların sağlık hizmetlerinin her aşamasında gittikçe daha büyük ölçüde kullanılacağının bir işareti. İlave olarak insan için tedavi yerine önleyici bakım hedefleri doğrultusunda tıbbi cihazlarda da bu tür sistemleri destekler gelişmeler yaşanacağı anlaşılıyor. Hem yaşam bilimleri ve hem de teknolojik yakınsamaların odağında duran bu sektör için ülke stratejilerinin belirlenmesi ve inovasyon ve destek sistemlerinin kurulmasının büyük önem taşıdığını düşünüyoruz. Çoklu alanların içerisinde Tıbbi cihaz sektörü, etkileşim ve katma değer oluşturma potansiyeli en yüksek alanlardan biri olarak ön plana çıkıyor. Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı olarak ‘Dünyada ve Türkiye’de Tıbbi Cihazlar Sektörü ve Strateji Önerisi’ çalışmasının hem zamanlama ve hem de yer alan aktörler olarak çok yerinde ve doğru olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu. Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası SEİS Başkanı Metin Demir konuşmasında, Tıbbi cihaz sektörü için ulusal hedeflere ulaşmakta paydaş kurumların işbirliği ve ortak çalışmasının önemine değindi. Demir sözlerini şöyle sürdürdü: “2003 yılından günümüze tıbbi cihaz sektöründe önemli gelişmeler olmuştur. Üretimdeki ürün çeşitliliği, ihracatımızda artış, kamu üniversite sanayii işbirliği, iç pazarın sürekli büyümesi heyecan meydana getirmiş ve sektörümüzün daha fazla önemsenmesi ihtiyacı doğmuştur. Tıbbi cihaz ve malzeme ihtiyacımızın % 15’lik kısmını yerli üretimimizle karşılarken ihracatımız da yaklaşık 15-20 kat artmıştır. Ancak veriler hep yaklaşık, somut verilere maalesef sahip değiliz. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Kamu Hastaneleri Kurumu, Sosyal Güvenlik Kurumu, Bilim Sanayii ve Teknoloji Bakanlığı verileri somutlaştırmak için önemli çalışmalar yapmaktadır. Biz de sektör olarak bu çalışmaları önemsiyor ve katkı veriyoruz. On yıllık değişim ve gelişim yaşanan olumlu ve olumsuz tecrübeleri dikkate alarak önümüzdeki On yıllık dönemi doğru planlayabilirsek hem tıbbi cihaz sektörünün gelişimi, hem de ülkemizin 2023 hedeflerine pozitif katkı yapabiliriz. Onuncu beş yıllık kalkınma planında ilk defa tıbbi cihaz sektörü imalat sektörünün altında alt çalışma grubu oluşturularak sektörümüzün hedeflerini ve eylem planını belirledik.” Yaptıkları çalışmada Dünyada tıbbi cihaz sektörünün durumu ve ülkemizin 2023 stratejik yol haritası için önerileri somut bir şekil de paydaşlarla birlikte hazırlayarak bu yol da atılması gereken adımları belirlemeye çalıştıklarını anlatan Demir, “Özellikle rol model alabileceğimiz dört ülke incelendi, ABD ve Japonya hem yüksek teknoloji üretmeleri hem de ihtiyaçlarının % 70’ler seviyesinde yerli üretimleri ile karşılamaları Brezilya’nın planlı organize bir şekil de tıbbi cihaz alanın da yükselişi ve İtalya’nın da bugünkü göstergelerinin de bizim 2023 hedeflerimiz ile aynı olması açısından incelenmesi bizim stratejilerimizi belirlememize katkı yapmıştır. Tıbbi cihaz sektörümüzün 2018 ihracat hedefi 2 milyar $ ihtiyacımızın yerli üretimimizle karşılama oranını da ölçülebilir olarak % 20 seviyesine çıkarmak, 2023 ihracat hedefi 5 milyar dolar yerli üretimimizin ihtiyacımızı karşılama oranını da % 30 seviyesine çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedefleri gerçekleştirebilmek için bu teknolojileri tüketen konumundan üreten konumuna geçmemizi sağlayacak politikalar üretmeli yerli endüstriyi geliştirecek kamunun iradesi, Sanayicinin çalışma azmi ve zorluklara dayanma gücü, üniversitelerimizin bilgi birikimi ile başarabiliriz. Bu yolda atmamız gereken adımları somutlaştırmayı hedefleyen bu çalışma hepimiz için bir başlangıç var olan sanayicimizin ihtiyaçlarını iyi analiz edip koruyarak üretemediğimiz teknolojiler için, sanayimizi geliştirmek için neler yapmamız gerektiğine dair geliştirilmeye açık bir yol haritası Hazırlamaya çalıştık. Bundan sonraki süreçte Sağlık Bakanlığı ve Bilim Sanayii ve Teknoloji Bakanlığı önderliğinde ilgili paydaşların katılımıyla sürekli çalışacak Tıbbi cihaz platformu kurularak 2023 stratejik yol haritası ve eylem planını hayata geçirmeliyiz” şeklinde konuştu.

“Hedefler gerçekçi”
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Nihat Tosun da konuşmasında artık Türkiye tıbbi cihaz sektöründe bir üretim yapamaz algısının değiştiğini belirtti. Prof. Dr. Tosun, bu algıyı değiştirmek için hep birlikte çalışıldığını ve artık sektörün kamuda bir muhatabı olduğunu sözlerine ekledi. Prof. Dr. Tosun, sektörün dış ticaret açığına neden olan bir sektör olmaktan çıkarak açığı kapatacak bir sektör olacağına inancından söz etti ve 2 milyar ve 5 milyar dolarlık hedefleri gerçekçi bulduğunu belirtti.

Kitapta neler var?
Açılış konuşmalarının ardından geçilen paneli kitabın editörlüğünü de üstlenen Mahmut Kiper yönetti. Panelde tıbbi cihaz sektörü için değer zinciri analizini yapan Prof. Sinan Kayalıgil, SEİS Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Onur Özcan ve Samsun Medikal Kümelenme Derneği Başkanı Dr. Ahmet Aydemir konuşmacı olarak yer aldılar. Panel Kiper’in kitap içeriğini, ve çalışma metodunu açıkladığı açılış konuşması ile başladı. Kiper, 8 bölümden oluşan kitabın bölümlerini şu şekilde sıraladı: 1.Tıbbi Cihaz kavram ve kapsamı, 2. Dünyada tıbbi cihaz sektörü, 3. Ülke örnekleri: ABD, Brezilya, İtalya ve Japonya,4. Türkiye’de tıbbi cihaz sektörü, 5. Değer zinciri analizi, Değer zinciri ve Türkiye Tıbbi cihaz sektörü için üretim değer zinciri analizi, 6. Türkiye tıbbi cihaz sektörü 2023 Stratejisi Öneri oluşturma çalıştayı 7. Türkiye tıbbi cihaz stratejisi için Sektörel İnovasyon sistemi önerisi 8. Tıbbi cihaz sektörel inovasyon finansman ve destek sistemleri. Tıbbi cihaz sektörünün yüksek katma değer meydana getirme gibi özelliklerine değinen Kiper, çalıştayda öne çıkan 5 hedeften söz ettikten sonra Tıbbi cihaz sektörü için inovasyon sistemi ve ağ yapıların bu sistem için önemini anlattı ve Değer zinciri analizi çalışmasını aktarmak üzere sözü Prof. Dr. Sinan Kayalıgil’e bıraktı. Değer ve değer zinciri analizine değinen Prof. Dr. Kayalıgil, 4 firma ile yaptıkları örnek değer zinciri analizini aktardı ve “satış” faaliyetlerinin yüksek değer içerdiğine değindi. Firmaların Ar-Ge harcamalarının görece düşük kaldığını gösteren Prof. Dr. Kayalıgil, TEYDEB desteklerinden faydalanan tıbbi cihaz şirketlerinin ve destek miktarının giderek arttığını belirtti. MEDİKÜM Samsun Medikal Kümelenme Başkanı Dr. Ahmet Aydemir, sektörel işbirliklerinin ve kümelenmenin önemine değinmek üzere sözü aldı ve kamu desteği olmadan küresel oyuncu olmanın mümkün olmadığını belirterek sözlerine başladı. Kümenin birbiriyle ilişkili şirketlerin coğrafi olarak aynı yerde bulunmasıyla oluştuğuna değinen Aydemir, Samsun kümesinin 40 yıllık geçmişi olduğunu belirtti ve silah üretiminden cerrahi el aletlerine, daha sonra da implantlardan röntgenlere ve işime cihazlarına üretimi arttığına değindi. SEİS Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Onur Özcan da, 2018 ve 2023 ihracat hedefleri ve bu hedefleri gerçekleştirmeye yönelik araçlara değindikten sonra sektörün IMMIB tarafından sağlanan verilere göre 2013 yılının ilk sekiz ayında ihracatta büyümenin % 21 olduğunu ve Türkiye’nin % 3 büyüdüğü ortamda bu büyümenin önemli olduğuna değindi. Özcan, TURQUALİTY programının içinde mobilya, tekstil ve gıda gibi sektörlerin ağırlıklı olarak yer aldığı sağlık sektörü olarak yalnızca 3 şirket ile tıbbi cihazların bu programdan yararlandıklarını belirtti.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu