Sağlık

Riskli gebelik nedir?

Öncelikle her gebeliğin anne ve bebek sağlığı açısından bazı riskler taşıdığını söyleyen Prof. Dr. Oluş Api, “Risksiz gebelik yoktur. Riskli gebelik, anne veya bebek sağlığı açısından artmış risk taşıyan gebeliklerdir” dedi.

Amerikan Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Perinatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Oluş Api, bu riskleri şu şekilde özetledi…

Anne adayının mevcut riskleri (akraba evliliği, tüp bebek yoluyla gebe kalma, miyom ameliyatı geçirmiş olmak, ileri anne yaşı (35 yaş üstü), diyabet, hipertansiyon, böbrek hastalığı, epilepsi gibi ek hastalıklar olması).

  • Önceki gebelikten gelen riskler (gebelik zehirlenmesi, bebek kaybı, anomalili bebek öyküsü, genetik hastalıklı bebek öyküsü, tekrarlayan gebelik kayıpları, erken doğum öyküsü).
  • Şimdiki gebelikten gelen riskler (çoğul gebelikler, tarama testlerinde artmış risk olması, rahim ağzı yetmezliği olan anne adayları).
  • Fetusa ait riskler (bebeğin gelişiminin yavaşlaması, bebeğin suyunun normalden az veya fazla olması, bebekte saptanan yapısal bozukluklar).
  • Doğuma ait riskler (bebeğin eşinin önde gelmesi-plasenta previa, bebeğin eşinin rahim duvarına anormal şekilde yapıştığı durumlar-plasenta akreata, önceki doğumunda problem olan anne adayları).

Perinatoloğa hangi durumlarda gidilmelidir?

İdeal şartlar altında, rutin gebelik takibi yapan kadın doğum uzmanı tüm anne adaylarını risk durumundan bağımsız bir şekilde ilk 3 ay ve ikinci 3 ayda iki kere perinatoloğa yönlendirerek, detaylı ultrasonografiyle fiziksel ve genetik anomalilerin taranmasını sağlar. Bunun dışında, gebelik öncesinde ya da sırasında ortaya çıkan ek bir hastalığı olan veya bebekte fiziksel/genetik anomali şüphesi olan gebeler de perinatoloğa yönlendirilirler.

Perinatolog, yüksek riskli hastaların bir kısmına amniyosentez ve koryon villus biyopsisi gibi girişimsel uygulamalarla bebeğin genetik hastalığı olup olmadığını ortaya koyar. Gelişme geriliği olan bebeklerde Doppler incelemesiyle uygun doğum zamanını belirler. Ek hastalığı olan anne adaylarında gebelik takibi için gerekli önerilerde bulunarak kadın doğum uzmanıyla işbirliği içerisinde gebelik sürecini takip eder, medikal tedavinin en doğru şekilde uygulanmasını sağlar ve doğru doğum zamanlamasıyla ilgili yönlendirme yapar.

Anne adayına öneriler? Alınması gereken önlemler?

İdeal şartlar altında gebelik planlayan bir kadının en az 2 ay evvel kadın hastalıkları ve doğum uzmanına muayene olması gerekir. Hamilelik öncesi jinekolojik bir sağlık problemi olup olmadığının öğrenilmesi gebelik sürecinin sağlıklı olması için önemlidir.

  • Rahimde miyom gibi bazı jinekolojik sorunlar gebeliğin riskli gruba girmesine sebep olabilir.
  • Kilo oranı da sağlıklı bir gebelik için çok önemlidir. Obezite gebelik sürecinde olumsuz sağlık problemlerine yol açabilir.
  • Diğer yandan, bu muayenede yapılacak risk analiziyle oluşacak gebeliğin risk kategorisi önceden belirlenebilir ve gebelik takibinin bir kadın doğum uzmanı veya bir perinatolog tarafından yapılıp yapılmayacağı belirlenir. Özellikle gebelik öncesi ek hastalığı bilinen kadınlar gebe kalmadan önce mutlaka bir perinatologla görüşmelidirler.
  • Ek hastalığın şiddeti, gebelikteki olası seyri, bebek sağlığı üzerindeki etkileri ve doğru gebe kalma zamanlaması, ilaç kullanımı olanlarda ilaçların gebelik öncesinde kesilip kesilmeyeceği, ilaçların değiştirilip değiştirilmeyeceği mutlaka gebelik öncesinde planlanmalıdır.
  • Gebelikte bebekte fiziksel anomalilere yol açabilecek ilaçların birçoğunun gebelikten en az 2-4 ay önce bırakılarak vücuttan tam olarak temizlenmesi gerekebilir.
  • Yine benzer biçimde, diyabet gibi ek hastalığı olan kadınlarda gebeliğin mutlaka en az 2-3 ay süreyle iyi bir metabolik kontrol sağlandıktan sonra oluşturulması tavsiye edilir.

Sonuç olarak, planlanan ve doğru bir biçimde hazırlanılan gebeliklerde, hastalık olmayan anne adaylarının sonuçlarına yakın ve iyi sonuçlar alınması mümkün olur.

Bu durumda hangi testler yapılmalı, hastalığın takibi nasıl olmalı?

Riskli gebeliklerde hangi testlerin yapılacağı altta yatan riske göre değişir.

  • Eğer gebeliğin riski anne adayının ilerlemiş yaşı, tarama testlerinde yüksek genetik hastalık riski, ultrasonografide bebekte fiziksel anomali, ebeveynlerde tek gen hastalık taşıyıcılığı, akraba evliliği gibi nedenlere bağlıysa, yapılacak test amniyosentez veya koryon villus biyopsisi gibi girişimsel uygulamalardır.
  • Kalp anomalisi şüphesinde tanıya yönelik “fetal ekokardiyografi”, beyin anomalisi şüphesinde “fetal nörosonografi” yapılabilir. Bazı beyin anomalilerinden şüphe edildiğinde “fetal Manyetik Rezonans görüntüleme” de yapılabilir.
  • Altta yatan risk anne adayının diyabet, hipertansiyon, böbrek hastalığı, epilepsi gibi ek hastalıklarıysa, yapılacak ilk inceleme hastalığın metabolik sonuçlarının ve gebe kalındığı dönemde kullanılan ilaçların bebek sağlığı üzerindeki etkilerinin fiziksel organ anomalileri açısından ultrasonografiyle incelenmesidir.
  • Bebekte anomali bulunmaması durumunda bebeğin büyümesi açısından gelişim takibi ve Doppler incelemesiyle bebeğin plasentadan aldığı kan miktarı ölçülerek, bebekte azalmış oksijenli kalma riski ölçülür. Bebeğe ulaşan azalmış oksijen transferi acil doğum gerektirebilecek önemli bir durumdur.
  • Diğer yandan, annenin kullandığı ilaçların metabolik kontrol açısından yeterli olup olmadığı değerlendirilerek doz ayarlaması, ilaç değişimi veya ilaç eklemesi yapılabilir.
  • Annede kalp veya böbrek yetmezliği gibi mevcut olan bir organ fonksiyon bozukluğunda gebelik boyunca yetmezliğin şiddetlenip şiddetlenmediği kontrol edilir ve fonksiyon bozulmasını önleyecek her türlü önlem alınmaya çalışılır.

Perinatoloji muayanesi nasıl yapılır?

Perinatoloji muayenesinde önce anne adayıyla görüşme yapılarak gebenin tıbbi ve doğum özgeçmişi, soy geçmişi, kullanmakta olduğu ilaçlar, son adet tarihi gibi veriler değerlendirilerek gebeliğin risk durumuyla ilgili bir belirleme yapılır. Anne adayının kan basıncı ve ağırlık ölçümleri sonrasında bebeğin muayenesi için ultrasonografik olarak değerlendirmeye başlanır. Bu incelemede kullanılan ultrasonografi yüksek çözünürlüklü olup, aynı zamanda damarlardaki kan akışı yani Doppler analiziyle 3D incelemenin de yapılabildiği üst segment cihazlardır. İleri düzey ultrasonografiyle bebeğe sistemik bir muayene yapılarak, bebekte genetik hastalık belirteçleri, organ anomalileri, gelişme durumu değerlendirilir. Ayrıca plasenta, göbek bağı, amniyon sıvısı ile rahim ağzı uzunluğu da değerlendirilerek, bu yapıların problemleri ve erken doğum riskleri tahmin edilmeye çalışılır.

Riskli gebelik erken doğumu beraberinde getirir mi?

Riskli gebeliklerin hepsinde erken doğum riski bulunmasa da, çoğu riskli gebelikte annenin veya bebeğin sağlığını riske atan bir duruma bağlı olarak erken doğum yapılması gerekli olabilir. Bebekte gelişme geriliği veya annede yüksek tansiyon/gebelik zehirlenmesi gibi durumlar olduğunda, etkin tek tedavi kendiliğinden başlamayan, ancak doktor kararıyla verilen erken doğum olabilir. Bu gibi durumlarda doğum planlanır ve plasenta yoluyla bebeğe geçirilecek ilaçlar anneye doğumdan 24-48 saat önce verilerek, bebeğin erken doğuma bağlı akciğer ve beyin hasarını yüksek oranda önlemek hedeflenir. Doktor kararıyla yapılan erken doğumlar dışında, rahim ağzı yetmezliği ve bazı rahim anomalilerinde bebeğin yaşam sınırı olan 22-24. haftalara çok yakın zamanlarda da doğum gerçekleşebilir. Böyle durumlarda bebeğin yoğun bakımda uzun süre kalması gerekebilir ve erken doğum nedeniyle çoklu organ hasarlarına bağlı ölüm veya serebral palsi gibi ağır nörolojik sorunlarla beraber ağır maluliyet gelişebilir.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu