Hastane

Doğan Hastanesi’nin hedefi İstanbul Kalp Merkezi’ni hayata geçirmek

dogan-gokhan-ayaltiMerkez, konusunda uzman kardiyolog, kardiyovasküler cerrah, pediatrik kardiyolog, pediatrik kardiyovasküler cerrahları bünyesinde bulunduracak.

Doğan Hastanesi Tıbbi Direktörlüğüne getirilen Dr. Gökhan Ayaltı ile Doğan Hastanesi’ni ve çalışmalarını konuştuk. 

İstanbul’un ilk özel hastanelerinden olan Doğan Hastanesi gibi köklü bir kuruluşun Tıbbı Direktörlüğü’ne getirildiniz. Bu kurumda çalışmak nasıl bir his?

Sizinde bahsettiğiniz gibi Doğan Hastanesi oldukça köklü bir kurum. 1970’li yılların sonlarında Dr. Doğan Birgül’ün Küçükçekmece bölgesinde muayenehanecilik hizmeti ile başladığı serüveni, 1990 yılında Doğan Hastanesi’nin kurulması ile bugünkü halinin ilk temellerini atmış oldu. Bugün itibariyle bünyesinde, açık kalp ameliyatı dahil her türlü girişimin yapılabildiği A grubu bir hastane olan Doğan Hastanesi; Doğan Tıp Merkezi, Doğan Emar, Doğan Aile Psikolojik Danışmanlık Merkezi, Havacılık Tıp Merkezi, Doğan Medikal Estetik Merkezi, İlk Yardım Eğitim Merkezi ve Doğan Diyaliz Merkezi gibi pek çok bağımsız sağlık kurumunun başarı ile işletildiği dev bir sağlık grubu haline geldi. Tabii sağlık sisteminde gerek mevzuatlar gerek toplumun devinimleri, gerek de tıbbi literatürün zaman içindeki hızlı gelişimleri kendinizi bu duruma adapte etme gereği doğuruyor. Bu bağlamda icra kurulu olarak düzenli yaptığımız toplantılar sonucunda yeni plan ve projelerimiz oluşturulmuş oldu. 

Genç ve dinamik bir yapınız var. Ne gibi plan ve projeleriniz söz konusu?

Takdir edersiniz ki özel hastanelerin gerek Sağlık Bakanlığı mevzuatları, gerek Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) dayatmaları, gerek de hükümet politikalarından ötürü ciddi bir kıskaç içinde olduğu bir gerçek. Bu açıdan plan ve projelerinizi oluştururken pazar araştırmalarını, fizibilite raporlarını, maliyet analizlerini ciddi olarak önemsemek durumunda kalıyorsunuz. Göreve geldiğimiz dönem ile beraber aşamalı bir gelişim politikası izlemeye karar verdik ve ilk etapta kendi iç düzenlemelerimizi ön plana çıkarttık. Mesela, hastanemize 18 yataklı bir yeni doğan yoğun bakım ünitesi, 10 yataklı bir erişkin yoğun bakım ünitesi, acil servisin hizmet aksaklıklarını minimalize etmeye yönelik bir revizyon, gece gelen hastalarımız için gündüz geldiklerinde gördükleri hizmeti aratmayacak bir gece polikliniği sistemi gibi pek çok daha projeyi içinde barındıran bir açılım stratejisine imza attık. Tabii bunlar içinde en çok önem arz ettiğimiz bir diğer proje de İstanbul Kalp Merkezi’ni hayata geçirmek. 

Yani İstanbul sayenizde yeni bir kalp merkezine kavuşacak. Doğan Hastanesi olarak çok önem verdiğiniz  bu kalp merkezi  projenizi bize anlatır mısınız?

1990 Yılında kurulan hastanemiz bugün itibariyle A grubu hastane dediğimiz vip hizmeti veren hastaneler arasında. Hizmet böyle olunca, spesifik branş bazında bir takım açılımları da planlamak zorunlu hale geliyor. Toplumdaki sıklığı sosyo-ekonomik etkileri düşünüldüğünde kalp ilgili hastalıklar, kanser hastalıklarıyla birlikte günümüzün en önem verilmesi gereken sağlık hizmeti grubunu  oluşturuyor. Bu bağlamda Doğan Hastanesi bünyesinde bir alt kimlik oluşturma kararı aldık. Ve İstanbul Kalp Merkezi adında 365 gün sürekli hizmet verecek, konusunda uzman kardiyolog, kardiyovasküler cerrah, pediatrik kardiyolog, pediatrik kardiyovasküler cerrah, göğüs hastalıkları uzmanı ve psikiyatristlerden oluşan bir birim meydana getirme fikrinde birleştik.

Sizin de belirttiğiniz gibi kalp hastalıkları günümüzde çok önemli bir sosyal sağlık sorunu halini aldı. Bu konuda insanlara ve onlara hizmet veren sağlık kuruluşlarına ne gibi görevler düşüyor?

Haklısınız. Özellikle yaygın sigara kullanımı olmak üzere, toplumdaki genel stres unsurları, bireysel stresle mücadelenin zorlaşması, Akdeniz diyetinden uzaklaşıp fast-food kültürüne yatkınlaşan yeni jenerasyon, endikasyonu dışında kullanılan ilaçların yan etkileri ve sayamayacağımız irili ufaklı pek çok sebep bu problemin üzerine düşmeyi gerektiriyor. İstanbul Kalp Merkezi bu açıdan komple bir önleme, tanı ve tedavi merkezi hüviyetini üstlenmiş durumda. Aklınıza gelebilecek kalp ile ilgili bütün prosedürleri medikal ve cerrahi açıdan sağlamayı hedefliyoruz.

Sizinde ön plana çıkardığınız gibi toplumda sigara kullanımı 10-12 yaşlara kadar düşmüş durumda. Doğan Sağlık Grubu olarak bu konuda ne gibi çalışmalarınız var?

Sigara kullanımının meydana getireceği tıbbi komplikasyonların yanında pek çok sosyal sıkıntıya da neden olabilmekte. Hastanemiz bünyesinde İstanbul Kalp Merkezi ile de bağlantılı çalışmak suretiyle bir Sigara Bırakma Birimi kurduk. Sigarayla Mücadele Merkezi adını verdiğimiz bu birim, şu anda aktif olarak görev yapıyor.

Doğan Sağlık Grubu olarak sosyal sorumluluk projelerine verdiğiniz önemi biliyoruz. Bu konudan bize biraz bahseder misiniz?

Açıkçası bu konuda bizim önderimiz Sayın İsmet Birgül. Aynı zamanda Sayın Doğan Birgül’ün eşi de olan İsmet Hanım mesleği olan çocuk hekimliğinin de verdiği şefkat hissiyle bu konuya yıllardır çok önem veriyor. Bu yıl 14.sünü düzenlediğimiz “Doğan Sağlık Grubu İsmet Birgül Resim Yarışması” artık çok geleneksel bir hal aldı. Geniş kitlelerden çocuklarımızı resme yönlendirmek ileride sosyal hayatın içine entegre edebilmek için bu projenin devamı için özel çaba sarf ediyoruz. Bununla birlikte Doğan Sağlık Grubu olarak yurt sathında pek çok yerde okul yaptırma projelerimiz devam ediyor.

Son olarak sağlıklı bir yaşam için okuyucularımıza önerileriniz neler olabilir?

Artık tüm dünyada profilaktik (önleyici) tıp dediğimiz hizmetler daha öne çıkmaya başladı. Bu şu demek; Toplumda sıklıkla karşı karşıya olduğumuz sağlık sorunlarına birey olarak maruz kalmadan gerekli tedbirleri alabilmek. Tabiî ki bunda düzenli kontroller ve tarama testlerinin çok büyük etkisi olduğu gibi; sizi, bu bahsettiğimiz sağlık problemleri ile karşı karşıya getirecek yaşam koşullarından da uzak tutacak önlemleri de almayı unutmamak lazım.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu