Azat Yeman: Cul-De-Sac

 

Gözümü önümdekilerden ayırıp orada, o sokakta geçmekte olan herkesin üzerinde dolaştırıyor, hepsinin, peşinden gittiğim o bilinçsiz insanın sırtının bana verdiği soğuk ve saçma sevgiyle hepsini kucaklıyorum. Hepsi aynı bunların; atölyeden söz eden genç kızlar, işleriyle dalga eden delikanlılar, ellerinde sepetlerle alışverişten dönen iri memeli hizmetçi kadınlar, bıyığı henüz terlemiş, getir – götür işleri yapan çocuklar, hepsi aynı bilinçsizliğin farklı beden ve yüzlerdeki tezahürleri, aynı görünmez varlığın elinde toplanmış iplerle hareket eden kuklalardan farkları yok. Bilince işaret eden bütün tavırları sergiliyorlar, ama hiçbir şeyin farkında değiller. Çünkü bir bilince sahip olduklarının farkında değiller. Kimileri akıllı, kimileri akılsız – aslında hepsinde aynı akılsızlık. Kimileri daha yaşlı, kimileri daha genç – aslında hepsi aynı yaşta. Kimileri kadın, kimileri erkek – aslında hepsinin cinsiyeti aynı; var olmayan bir cinsiyet bu.

Fernando Pessoa’nın Huzursuzluğun Kitabı’ndaki karakter gibi Azat Yeman da gözünü – fırçasını insanlardan ayıramıyor. Onların farkında olmadıklarını – bilinçsizliklerini fırçasıyla okumaya çalışıp rüyasını izleyiciye aktarıyor. Aslında Yeman ve izleyicinin bilinçaltı, bir çatışma içerisine girerek hissedilen ve duyulanlar her iki tarafı başka yönlere sürüklüyor.

 

Sergi 10 Ocak 2018 tarihine kadar pazar günleri hariç Nişantaşı Art212’de gezilebilir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu